Devlet; Yüksekokullara hükümlü ve zeka düzeyi düşük olan bireyler için bir özel proje bazında kontenjan ayırmaktadır. Bu projede amaç; bu özel kişilere eğitim fırsatı verip öğrenimlerine katkıda bulunmaktır. 

Hükümlü öğrenciler kaldıkları ceza evlerinden jandarma nezaretinde kayıt oldukları okullarına getirilir ve ders sonunda tekrar kaldıkları ceza evlerine götürülür. Her ne kadar bunlar birer potansiyel suçlu olarak görülse de eğitim aldıkları sürece hiçbir yeni suça neden oldukları görülmemiştir. Bilakis bunları topluma kazandırma açısından son derce yararlı bir uygulamadır.

Kaynaştırma ise; gerek doğuştan gerekse sonradan düşme, çarpma benzeri kaza sonucu beyinde oluşan deformasyonun yarattığı bir arızalardır. Yapılacak zeka testleri sonucu derecesine göre rapor edilmiş olanlar doğrudan okula kayıtları yapılmakta ve normal sınıf arkadaşları içerisinde eğitim almaktadırlar. “Kaynaştırma” adı da buradan gelmektedir.

Bunlar da fark gözetmeksizin diğer öğrenciler gibi aynı sınıfta aynı eğitimi alır. Okul dışı davranışları ve gelip gitmeleri ebeveyn kontrolünde ve gözetimindedir. Lakin; hal, hareket ve diyaloglarının farklı olması nedeniyle sınıf arkadaşları tarafından alay edilmektedirler.

Onlar bu içerisine düştükleri alaylı durumları fazla hissetmeseler de zaman, zaman dramatik durumlar yaşamaktadırlar. Bunun yanında acıma duygusu yoğun arkadaşları da bunları koruyup kollayabiliyorlar.

Bunların içerisindebu projeden yarar görmüş ve mezunların sırasıyla lisan ve yüksek lisansa kadar geliştikleri görülmüştür. Bir eğitimci olarak benim temennim ve önerim; bu projenin geliştirilip yaygınlaştırılması ve ailelerin de bunu bir gurur ve prestij meselesi yapmadan bundan yararlanmalıdır.

Sevgi ve Saygılarımla