Bilim adamlarımızın açıklamalarına göre 2020 yılı Türkiye’de deprem yılı olacak. Olaya siyasetten uzak, bilim adamları açısından bakacak olursak Aksaray’da ciddi fay hatlarının olduğu gerçeğidir. Ne yazikki halkımız Aksaray’ı beyaz bölge yani deprem olma ihtimalinin sıfır olduğu şeklinde biliyor. 

Depremin olup olamayacağını, olduğu takdirde tahminen kaç şiddetinde olabileceğini, valimiz, belediye başkanımız ve hatta rektörümüzün, jeologların görüşlerini alarak halkımıza açıklamasını gerekir inancındayız.

6 şiddetinde bir deprem olduğunda, kaç binanın yıkılabileceğini binaların yıkılmaması ve ölümlerin olmaması için neler yapılması gerektiğini valimizden ve belediye başkanımızdan öğrenmek istiyoruz.

Konya Teknik Üniversitesi Jeoloji Bölümü Uygulamalı Jeoloji Ana Bilim Dalı Prof. Dr. Mahmut Tahir Nalbantçılar’ın yaptığı açıklama da ‘’Tuz Gölü fay hattının Aksaray için ciddi bir deprem riski oluşturduğunu söylüyor.’’

Aksaray’daki yapılaşmalarda deprem riskini göz önünde bulundurmak gerektiğini söyleyen Nalbantçılar şöyle devam ediyor: ‘’Aksaray’ın zemin yapısının suya doygun olması ve deprem esnasında çok rahat bir şekilde etkilenebilecek olmasından ötürü burada jeolojik ve jeoteknik incelemelerin en detaylı şekilde yapılması gerekmektedir. Yer seçiminde de sağlam zeminlere doğru kayılması gerekir.’’ Diyor.

Aksaray afet ve acil durum yetkilileri; olası bir depremden ve ardından ortaya çıkabilecek manzaralardan söz ederek, Tu Gölü fay üzerinde yapılan simülasyonlarda, Aksaray’da 6 büyüklüğünde bir deprem olma ihtimalinin tespit edildiğinin ifade ediyorlar.

6 şiddetinde depremin gerçekleşmesi durumunda Aksaray’da 594 binanın yıkılacağını, 4 bin 908 binanın ağır, 5 bin 90 binanın da orta hasar göreceğini söyleyen yetkililer, 228 kişinin de hayatını kaybedebileceğini belirtiyor. 

6 büyüklüğünde bir depremde Aksaray’da ağır yaralı sayısının 425, hafif yaralı sayısının 828 olacağını tahmin ettiklerini, 26 bin 258 kişi bu deprem nedeniyle barınma sorunu yaşayabileceğini, ayrıca dolaylı olarak 240 bin 452 kişinin depremden etkilenebileceğini öngörerek, depremden 2 ilçe, 41 mahalle, 32 belde ve köyün etkilenebileceğini tahmin ediyorlar.

Bu bilimsel bilgiler ışığında, Aksaray’daki yetkililerin ne gibi tedbirler aldıklarını ve halkımıza düşenin neler olduğunu, aynı zamanda nasıl bir deprem eğitiminin olması gerektiğini, bir program çerçevesinde duyurmaları gerekmiyor mu?

 Deprem olduğunda toplanma alanlarının ve barınma yerlerinin ve bu yerlere gidilecek yolların olduğu söyleniyor. Bu yerlerin ve yolların halk tarafından bilinmesi gerekmez mi?

Vali ve belediye başkanımızdan beklediğimiz, 1990 dan evvel yapılan bütün yapıların, 2000 den sonra yapılan bir kısım yapıların depreme dayanıklılığı ilgililer tarafından tespit edilerek halka açıklanmalıdır ki, daire sahipleri de ne yapacaklarını bilsinler ve başlarının çaresine baksınlar.  

Aksaray’da fay hatları varmı, varsa nerelerden geçiyor ve fay hatları üzerindeki yapılara ruhsat veriliyor mu, veriliyorsa kaç kat veriliyor, her Aksaraylının bunu bilme hakkının olduğuna inanıyor ve açıklanmasını bekliyoruz.  
      Hayrola, muvaffak ola, muzaffer ola.