Hangi ülke olursa olsun, ekonomik olarak kendi kendine yeterli değilse, halkın aidiyeti ve inancı ne olursa olsun, geçimini sağlamaya halkının kazancı yetmiyorsa, o ülke bağımsız ve ülke insanları hür değildir. 

Bağımsız olmayan ülke milletler camiasında saygın olamaz. Geçimini sağlamayan halkta mutlu olmadığı gibi, fikir üretemez, çağdaş olamaz, dolaysıyla MEDENİYETİ yakalayıp MEDENİ olamaz.

Ekonomik bağımsızdık olmadığı ve ferdin geçinemediği bir ülkede, İlmi Hür, Vicdanı Hür, İrfanı Hür nesillerin yetişmesi asla mümkün olamaz. Hür nesiller yerine parti militanlığı ve müritlik yapacak nesiller yetişir. Ne yazikki şu an Türkiye’de durum budur.

Türkiye’de insanlar partilere, cemaat ve tarikatlara vede diğer bu tip kuruluşlara kesinlikle, ülkeye fayda sağlama, inancı ve aidiyatını geliştirme duygusuyla yönelmiyor. Tek düşündüğü, ekonomik fayda sağlamak ya da devlet kapısına çöreklenmek ya da başıma bir şey geldiğinde arkam olsun mantığıyla hareket ediyor. BU düşüncelerle hareket edenlerden hiçbir fayda hâsıl olmaz.

Bir ülkede bütün eğitim ve öğretim kopyacılıkla veya hafızlıkla (ezberlemekle)  yapılıyorsa, ilmi alanda İCADI kim yapacak? İcad edilmiş bir ürünü kopyalamaya, yeni bir şey bulma değil kopyacılık deniliyor.

2020 yılında dünya üniversiteleri içerisinde ilk 100, 200, 300, 400’ün içerisinde yer alan bir tane üniversitemiz var mı? YOK. Bir tane araştırma enstitümüz var mı? YOK. Bu halimize üzülüp üniversitelerimizi bağımsız hale getirerek ilk 100 girmeleri için çabalayacağımıza, üniversitelerimiz üzerinden siyaset yapıyoruz.

Dünya çapında AR-GE mız var mı? YOK. İnovasyon da bile, Dünya’da kaçıncı ülkeyiz? Bilen var mı? Bildiğim kadariyle gerilerdeyiz. Bu ayıp bile vatanı sevene yeter.                 
     Hayrola, Muvaffak Ola, Muzaffer Ola.


6.09.2020 09:49:00

Rasim Gül

ÜLKELERDE BAĞIMSIZLIK ve ÖZGÜRLÜK, İKTİSADİ HÜRRİYETLE OLUR

ÜLKELERDE BAĞIMSIZLIK ve ÖZGÜRLÜK, İKTİSADİ HÜRRİYETLE OLUR