Serpilince sevgin ve sevdan,

Bir hoş olurum, hoşlanırım ben,

Seni izlerken gözlerin gelir akşamlara,

Dinlerken şarkıları her gün akşam olurum,

Doğarken sensiz güneş,

Ben seni sevgiyle okşarken bulurum.

Ellerini tutarken, gülleri koklarken,

Yüreğimdeki kış güneşi,

Saçlarını okşarken,

Sevgim gülde, sevgim yüreğimizde,

Bir sevda kar güneşi,

Seni gül gibi açmış görürken,

Sevdama yıldızlar yağar,

Ruhum sana uçar,

Dumanlı, karlı dağları aşar,

Mazi geçen baharları arar,

Kalbimde "Dilek taşı" durur,

Ey kırlangıçlar, ey martılar,

Ey baharım, ey yarınım,

Marmara'yı kaplar sensizliğin,

Karlar yağar, sular sahili vurur,

Ihlamur çiçeklerinde oynaşır kelebekler,

Şiirler susunca her yanım ağlar,

Sen toprağın üstünde çiçek açarken,

Gökyüzünden aşkımız düşer,

Gökyüzünden yağmurlar düşer,

Uçup giderken tüm kuşlar,

Bir serçeler terk etmedi beni,

Birde kar kokulu sevdan,

Soluğum sensiz ve karlar altında,

Nefesim yetim vede feryat edemez,

Bir kelebekler ağlardı, birde şarkılar,

Ey mayıs; ellerin gül kopardı,

Gülü yürekten kopardı,

Nilüfer çiçekleri doldururken yurdu,

Kırık kanatlı kuşlarla uçarım şimdi,

Dök içini ey Yavuz, kalmasın ıslaklık,

Kara toprağa düşmüş sevdan,

Şimdilerde her çiçek bir çalı,

Bütün renkler silinmiş,

Bir siyah kalmış oda mermer üstünde,

Karanlıklar yığını ve karlı günler,

Kim ısıtır, kim okşar beni,

Sessizliğinde yürür insanlar,

Sensizliğinde eser rüzgârlar,

Karadır sensiz bütün çiçekler,

Can kırığımı kanatır cam kırıkları,

Gözyaşlarımı kurutur söz yaşları,

Örtün üstümü hepsi olsun kuru çalı,

Üşüyorum ölürken gülümün dalı,

Bir canım var konu bu mu?

Bu hikayenin sonu mu?

Bu can yittiğinde romana ekleyecekler.

Yavuz Bayram Çalışkan  ( Şiirhan)