Rasim Gül

Tarih: 14.08.2020 08:37

RAMAZAN ALTUNDAĞ’A VEFASIZLIK

Facebook Twitter Linked-in

2013 Yılında İl Genel Sekreterliğine getirilen değerli hemşerimiz Ramazan Altundağ, ne yazikki görevden alındı. 7 yıl gece-gündüz, cumartesi-Pazar, demeden bayram-seyran bile yapmadan bihakkın çalışan Ramazan Altundağ bu şekilde görevden alınmayı asla hak etmedi. Demek ki Aksaray siyasetinde ‘’VEFA’’ artık İstanbul’da bir semt adından ibaret, sayılıyor.

Ramazan Altundağ, kimin ayağına bastı bilmiyorum, kime veya kimlere kanunsuz ihale vermediğini ve kanunsuz iş yapmadığını biliyoruz. Elbet gerçekler öğrenilecek kimsenin yanlışı kapatılamayacak. Aksaray’ın evlatları böyle harcanmamalı.

7 yılda, üç vali, birçok milletvekili ve üç İl belediye başkanı ile çalışan, Aksaray’ı, ülkesini bayrağını ve halkını çok seven inançlı-imanlı bir hemşehrimizdi. En büyük suçu da halktan biri olması.

Yıllık yatırımları milyarlarca lira olan, ilin en büyük yatırımcı kurumunun başında olan Ramazan Altundağ’ın boğazından tek kuruş geçmemiştir.

Hem eline, hem beline, hemde diline gerçekten sahip olan, Altundağ hakkında kimin olumsuz bir bildiği varsa buyursun anlatsın bizlerde bilelim.

Gam yeme yiğit hemşehrim, Selçuklu hattının yani İç Anadolu’nun yiğit insanlarının başına hep bunlar gelmiştir. İhtilalin eniklerini yediği gibi AKP de artık göreve getirdiklerini yemeye başladı. Demek ki sonbahar.

Bakın hele gelen kim, İstanbul Sancaktepe Belediye Başkan Yardımcısı, Yüksel Çelik. İstanbul’da çalıştığına göre Aksaray ve köylerini, yaylalarını, mezralarını elbette çok iyi biliyor olmalı ki görevi kabul etti.

Vali Hamza Aydoğdu acemi ve Aksaray’ı bilmeyen bir genel sekreterle çalışacak, işi zor. Aksaray’ı karış karış bilen, siyasetçisini ve özellikle köy muhtarlarını çok iyi tanıyan, kurumun içinde çok değerli hemşerilerimiz vardı.

Yerli tavşanı yerli tazı alır diye değerli bir söz vardı, keşke bu sözün gereği yapılsaydı hem vali hemde vatandaş rahat etseydi daha iyi olmaz mıydı?

Gelene bir şey demem, göreve başlasında görelim. Bu güne kadar kurum içinden atamalar görmedik. Lakin 700 km. öteden İstanbul’dan getirilmeyi de yadırgadık.

Bir yolcu, yolun kenarında oturan piri faniye selam verip baba, falan yere ne kadar zamanda giderim diye üç defa sormuş. Erenlerden cevap alamayınca sinirlenip yoluna revan olmuş. Yüz metre kadar gidince erenler bağırmış bu gidişle iki saatte varırsın.

Yolcu, üç kere sordum neden söylemedin deyince, oğlum yürüyüşünü görmedim ki ne cevap vereyim, yürüyüşünü görünce de cevapladım der.

Yeni genel sekreter, kimdir neyin nesi neyin fesi bilmiyoruz. Haydi, hayırlı olsun. Ramazan Altundağ’ın yolu açık olsun. Daha iyi görevlere gelmesini temenni ederiz.

Devleti temsil; iki şeyle ölçülür, kudret eli, şefkat eli. Hem şefkatli olacaksınız, hem kudretli olacaksınız. Şefkatınız olur kudretiniz olmazsa aciz olursunuz. Kudretiniz olur, şefkatiniz olmazsa ve otoriter olursanız, zalim olursunuz. Aksaray’da olanların yorumu da okuyucuya kalsın.

Hayrola, Muvaffak Ola, Muzaffer Ola.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —