14 Eylül Pazar gününden devam.
    Neye inanıyorsanız inanın eğer ki aklınız ve vicdanınız var ise önce bu satırdan sonra yazılanları okuyun.
    Ardından başlıkta sorulana cevap verin.
    14 Eylül Çarşamba ve daha önceki bu konudaki  yazılarımda çeşitli araştırmalarla ulaştığım belgelerden bulduğum milletimizin imanın somut hali olan Kurtuluş /İstiklal/ Milli Mücadele savaşımızın zaferle sonuçlanan muharebesi olan 30 Ağustos Zaferinin kazanılmasında belirtmiştim.
KAFKAS,HİNDİSTAN AFRİKA VE ORTA ASYA'DAKİ DİNDAŞ VE SOYDAŞLARIN DÖKME SUYLA DEĞİRMEN ÇEVİRME YARDIMLARI
Bu yazılarımda kendi dar imkânlarımızla, Asya, Kafkasya, Hindistan(günümüz Pakistan ve Bangladeş) ile Afrika ülkelerinden Seferberlikte başlayıp vatanımızı kurtarma mücadelemizde de devam eden imkanlarla ve geneli Demiryolları atölyeleri ve buradaki torna atölyeleri kullanarak üretmeye çalıştığımız silahlarımızla mücadelenin verildiğini  belirtmiş.
Devamında ise  işgal altındaki İstanbul’da bulunan Osmanlı ile işgal devletlerinin depolarından kaçırdığımız silahlar, Orta Asya ve Kafkaslardaki Dindaş ve soydaşlarımızın baskısıyla Rusya’nın sağladığı silahlalar, Fransızların çekilirken Ankara antlaşmasıyla bize bıraktıkları silahlar, İtalya’dan bedeli mukabili aldığımız silahların hepsini alt alta toplayınca çıkan meblağı Yunan’ı Anadolu’yu işgal gönderenlerin sağladıkları silahların yanında devede kulak kaldığı somut kanıtlarla  ortaya koymuştum.
   Bu yazılarda “Bu somut kanıtlarla çıkan sonuca bakın” diye belirterek;
     Birde Avrupa’nın şımartarak üstümüze saldırttığı Yunanlıların her türlü askeri giyim, kuşam ve barınma imkânları ile iaşeleri maksimum seviyesinde sağlanan askerler sayısını.
   Birde bizim dökme su ile tabir edilecek atölyelerde üretmeye çalıştığımız, çeşitli depolardan kaçırttığımız ve İtalya ile Rusya ile Fransa’nın sağladığı silahlar ile genel çoğunluğu komutanın askerinin atının pisliğinin içindeki arpayı yemek için bekleyecek kadar aç olan askerimizi! Gözünüzün önüne getirin, beyinlerinizde canlandırın!
    Ondan sonrada bu zaferin maddi imkanlarla mı yoksa ”FİL VAKASINI GERÇEKLEŞTİREN, HZ. MUSA(A.S)’YI YANINDAKİLERLE KIZIL DENİZDEN GEÇİRİP FİRAVUN’U BOĞDURAN, DENİZ VE IRMAKLARI YAN, YANA AKITIP SULARINI BİRBİRİNE KARIŞTIRMAYAN,HZ.NUH(A.S) VE HZ.LUT(A.S.) TUFANLARINDA İNANLARI KURTARIP İNANÇSIZLARI YOK EDEN YARATANIN SINIRSIZ RAHMET VE DESTEĞİYLE ” mi? kazanılıp kazanılmadığına aklınızla ,mantığınız ve imanınızla karar verin! 
     Milletimizin etnik kökenine, diline bakılmaksızın bir arada tutulmasının yegâne zamkı olan dinimiz İslam’dan gelen imanımızın kıyamete kadar devam etmesi dileğiyle imanımızla kazanılan 30 Ağustos Zaferimiz bir kez daha tebrik ediyorum.
      Hz. Adem (A.S.) atamızdan o zamana kadarki savaşlarda sahip oldukları en kıymeti şey olan canlarını Hakkın rızası için seve seve veren İslam mücahitleriyle, o tarihten günümüze kadarki yapılan savaşlarda aynı şekilde canların O Ulu Hakkın rızası için vererek Şehit ve Gazi olanlarında ruhlarının şad mekanlarının cennet olmasını niyaz ediyorum.
      Rabbim yar ve yardımcımız olsun. Bitti.