Yıl 1839 bundan 181 sene evvel Osmanlı’da Tanzimat Fermanı ilan ediliyor, güzel mi, çirkin mi? Biz güzellik ve çirkinlik üzerinde durmayacağız, net bir şekilde iç kavganın resmen başlangıç tarihidir. Evveliyatı yokmudur elbette vardır, kavganın alt yapı taşları 1800’den itibaren döşenmeye başlanmıştı; 1839’da da açığa çıktı.
 Filozof Rıza Tevfik’ten bir dörtlük belki ne demek istediğimiz daha net ifade edebilir: ‘’Halka korku verme velvele salıp, / Dünya ve ahiret bu köhne kalıp, / Ben softa değilim cübbemi alıp, / İmaret, ,imaret göçemem hocam…’’   181 senedir, kime sorduysa kavga nedenini hep bir ağızdan bağırıyorlar, şahsımız için değil hak ve halk için diyorlar.
Tanzimatçılar ve karşı olanlar dan kavgayı İttihatçılar ve itilafçılar devralıyor, kavga nedeni yine, hak ve halk. Bu sefer kavganın ateşi daha yüksek, açık ve kapalı öldürmeler var. İşkence ve sürgünler ise olası bir şey. Bunların kavgası da 1908’e Abdülhamid’in tahttan indirilişine kadar devam ediyor ve Osmanlı tamamen ittihatçıların eline geçiyor. 
İttihatçılar karşılarında kavga edecek güç bulamayınca kendi aralarında kavga başlıyor. Kavganın dış görünüşü hak ve halk, esası ise güç ve makam hırsı. Birinci Dünya harbi, 1914-1918, dört yıl süren harp neticesinde, Koca İmparatorluğun sonunun gelmesi ve Anadolu’nun işgali, ordunun dağıtılması.
1919 Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsuna çıkışı ve Kurtuluş Harbinin ateşinin yakılarak başlatılması ve daha evvel seçilmiş vekillerle 1920’de Büyük Millet Meclisinin açılması. Bu mecliste halkı gerçekten de temsil eden vekiller arasında vatan işgalde olduğu için kavga bastırılmış, her şey kurtuluşa odaklı.
1923 vatan işgalden kurtuluyor, Cumhuriyet kuruluyor, eski ne kadar kavga nedeni varsa yine hortluyor, sebep hak ve halk. Yıl 2020 kavga devam ediyor sebep yine hak ve halk. Yahu 180 senedir nasıl oluyor da halk, hak ve adalete kavuşarak kardeşçe yaşamaya kavuşamıyor?
Sağda, solda, ortada, kenarda, Müslümanı, la yıkı, Türkü, Türkün alevisi, Kürdü gayri Müslüm’ü bir arada birlikte kardeşçe yaşamaya siyasetçilerin kavgasından hasret kaldılar. Yoktan yere kavga çıkaran siyasetçiler, kavganızı gerçekten bu millet asla tasvip etmiyor. Aceba aklınız ne zaman başınıza alıp da bu millete eziyet etmekten, bölmekten vaz geçecekseniz?   
Ataların bir sözü var,’’ kavgadan onsaydı şeytan onardı diye’’, biz şeytanlıktan herkesi tenzih ederiz. 1980 öncesi iç ve dış güçler kavgayı bütün güçleriyle destekledi, iktidar da bundan siyasi pay çıkarmaya çalışmıştı, ne yazik ki ne kavga edenlere nede iktidara yaradı.            

Hayrola, Muvaffak Ola, Muzaffer Ola.
 


15.05.2020 11:06:00

Rasim Gül

Kavga Siyaseti, Osmanlı ve Türkiye