İnsan nedir? Sorusundan önce insan ne değildir? Sorusuna yanıt bulmak elzemdir. İnsan, tanrı ya da melek değildir çünkü aciz ve kırılgan bir yapısı ve iradesi vardır. İnsan hayvan da değildir çünkü aklı vardır. Peki insan nasıl tanımlanabilir? Aklı, iradesi, duyuları, duyguları olan et ve kemiklerle örtünmüş bir bedene sahip olan bir canlı türü. Bu bedenle birlikte taşıdığı bir de ruhu vardır. Bu ruhla beraber her insanı kendi varlığına kavuşturmak, varlığının sorumluluğunu da omzuna yüklemektir. İnsanın varlığının sorumluluğu nedir? Semavi dinlere göre insan varlığını tanrıya borçludur ve bu borcunu tanrıya inanarak, itâat ve ibadet ederek ödemek zorundadır.Bu şekilde varlığının yüklediği borcun ödeneceğini söyler. Semavi dinlerin haricinde insan nedir? Sorusuna varoluşçular insanının bir sorunu ve sorumluluğu olduğunu söylerler. "İnsanlık bunaltıdır" derler. Bunun anlamı şudur: Bağlanan ve yalnızca olmak istediği kimseyi değil, bir yasa koyucu olarak bütün insanlığı seçen kişi, o derin ve külli sorumluluk duygusundan kurtulamaz. Nitekim çoğu kimse yaptığı eylemlerle yalnızca kendini bağladığına, yalnızca kendini sorumlu kıldığına inanır."İnsan sorumludur," derken yalnızca "kendinden sorumludur," demek değil. "Bütün insanlardan sorumludur". İnsan, bütün insanları seçerken insan kendinide seçmiş olur. Bir şeyi seçmek, seçim yapmak
seçilen şeyin değerli olduğunu belirtmek demektir. Çünkü hiçbir zaman kötü olanı seçmeyiz. Hep iyiyi ya da (iyi sandığımızı) seçeriz. Herkes için iyi olmayan şey, birey için de iyi olmaz. Varoluşçular ve semavi dinlerin tek ortak noktası sorumluluklar farklı olsa da insanın bir sorumluluğu olduğudur. Bu yerine getirilen sorumluluklardan hangisi insan nedir sorusuna yanıt verebilir?