Değerli okurlarım ;

 Bir önceki yazımda ‘’Keşke ‘’ ifadesini kullanmak zorunda kalmasaydık , birilerinin kullanmasına sebep olmasaydık demiştik. "Elazığ’da meydana gelen ve pek çok ilimizde hissedilen deprem bizleri derinden üzmüştür.  Allah bir daha böyle imtihana tabi tutmasın , depremde hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralananlara acil şifalar diliyorum .

Ömrümüzün baharını yazını, bir aile kurup içerisinde mutlu bir şekilde oturacak yuva hayali kurarak zamanımızı tüketmiş izdir. Kimimiz borçlanmış borç ödemekle bu hayalin tadını çıkaramamış, kimimizin bu hayale ömrünü verip, ucuz pahalı bir yuva almışızdır. Hayalimiz beklentimiz Allah’tan sağlık huzur içerisinde son anlarımızı yaşamayı dilemiş izdir. Nitekim depreme maruz kalan yerlerde yıkılan binalar ne kadar usulüne uygun yapılmış bunu bilemeyiz bilmemiz gereken  bu konutları yapanların ellerinin arasına başlarını alıp hiç düşünmüşler midir. Dünyada mal edinme uğruna, kul hakkı yiyerek haksız kazanç ede ederek sayısız insanın hayalleriyle oynayıp, ölümlerine sebep olma ihtimallerini düşünüp ‘’KEŞKE ‘’ demişler midir. Zerre miktarı hayrın ve şerrin hesabının verileceği , hakkı yenen kul hakkını helal etmedikçe Allah’ın affetmeyeceğini bilmezler mi .Keşke yapmasaydım keşke etmeseydim denecek duruma gelmeyelim.

 

 


29.01.2020 07:09:00

İshak Pekgöz

Hangi MÜTEAHHİT