Cumhuriyetimizin 97. yıl dönümünde ısrarla belirttiğim gibi genel olarak 2002 ‘den itibaren yapılmaya çalışılmasına rağmen 2010 yılı Anayasa Referandumu oylaması sonucunun alınmasına kadar çokta mesafe alınmayan. 

2010 ANAYASA OYLAMASINA KADAR MİLLETİMİZ KENDİ ÖZ YURDUNDA PARYAYDI!!! 

  Bu nedenle atalarının Şehit ve Gazilerinin kanıyla her Cm2  sulanarak bize yurt olarak bırakılan ülkemizde milletimizin %99.6’sını oluşturan Müslümanların evlatları kendi öz yurdunda Paryaydı . 

  Bu tarihten itibaren ivme kazanan Müslümanlar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları tarafından cesaretle  alınarak pey der, pey uygulamaya konan sivilleşme ve demokratikleşme çabaları çerçevesinde milletimizin inancının üstündeki yasaklarında  kaldırılmasıyla insanlarımız kendi öz yurdunda paryalıktan kurtuldu.!! 

SAĞLANAN  İNANÇ,KIYAFET VE FİKİR HÜRRİYETİNİN ANAYASAL VE YASAL DAYANAĞI YOK!!! 

  Fakat son 10 ila 11 yıldır ülkemizdeki sivilleşme ve normalleşmeyle birlikte fikir ve inanç hürriyetinde sağlanan iyileştirmelerin  tamamı  geçen sene Cumhuriyet Bayramı yazımda belirtmemin yanında  telefonla aradığım veya yüz yüze görüştüğüm Siyasiler ,Meslek Odaları ve STK yöneticilerine de belirttiğim gibi yönetmelik değişikliği veya genelgeyle sağlandığı için maalesef yasal ve anayasal güvencesi şimdiye kadar sağlanamadığından milletimizin değerlerine karşı olanların  saldırılarına açık.!!! 

 ALİMALLAH  İKTİDAR DİNİMİZ VE İBADETİYLERİYLE MİLLİ DEĞERLERİMİZE KARŞI OLANLARIN ELİNE  GEÇSE 11 YILDA SAĞLANAN TÜM KAZANIMLAR AKSİ KARARLARLA TUZLA BUZ OLUR!!! 

   Eğer ki bir Anayasa mahkemesi üyesinin ”Işıklar sönmeyecek” şeklindeki paylaşımı ,İBB tarafından düzenlenin bir nevi resmi törene alternatif olan Şebi Arus proğramında tek parti uygulaması olan Türkçe Kuran ve Ezan okutulması, eski Genelkurmaya başkanın hükümeti eleştiren açıklamaları ve amirallerin ana teması din aleyhtarı olan gece yarısı bildirisiyle, CHP Grup başkan vekili Engin Altay’ın Menderes’in akıbetiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı tehdit etmesi örneklerindeki gibi  eğer ki milletin değerlerine karşı olanların veya geçmişe hevesli olanların  ellerine fırsat geçse  halimiz ne olur?!! 

  Ellerine fırsat geçtiği andan itibaren emredildiği gibi inanıp ,inandığının gereğini yapan bu çerçevede dini ve milli değerleri benimseyenlere karşı olanlar yakın zamanda cereyan eden birkaç misalini verdiğim bu gelişmelerle dini ve milli olana karşı tutumu sergileyenler tarafından dindarlar kendi öz yurtlarında geçmişte olduğu gibi bir damla suda boğdurulurlar!!! 

İLK İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİNDE TÜM CADDE VE SOKAKLARI BİLE KAMUSAL ALAN İLAN EDİP MİLLETİMİZİN CADDE VE SOKAKLARDA BİLE İNANCININ GEREĞİNİ YAPMASINI YASAKLARLAR! 

  Mevla’m İznillah bu millete bunu kıyamete kadar yaşatmasın. 

  Fakat iktidar olurlarsa yapacakları ilk şey  önce akla ziyan şekilde tüm sokakları ne idüğü belli olmayan “Kamusal alan(!)” olarak ilan ederler. 

 Ardından ise başını örtenin, sakal bırakan, başında takke olan erkeğin yaşına ,başına eğitimine bakmadan en ağır şekildeki sıkıntılara düçar edilecekleri gibi  aynı şekilde kadınların sokakta, çarşıda pazarda, otobüste, metroda ,trende bile başlarını örtmelerine bile izin vermezler!!! 

 Sünnete uygun bırakılan sakalları keserler, takkeleri alıp tek parti döneminde başlayıp  Menderes hükümetlerinde de kısmen devam ettirildiği gibi yere atıp ayaklarının altında çiğnerler. 

 Sonrada başını örten, sakal bırakan ve başında takke olanları önce karakollara sevk edip ardından ise mahkemelere cezalandırılmaları için gönderirler. 

YAPTIKLARI YAPACAKLARININ TEMİNATIDIR! 

 Nasıl bu kadar iddialı konuşabildiğime gelince tek parti döneminde başlayıp Menderes döneminde bile kısmen devam eden, 28 Şubat Post modern darbesinde zirveye çıkan, Kutlu Doğum bahane edilerek verilen 27 Nisan E. Muhtırası. 

27 NİSAN E BİLDİRGESİNİN ALTINA İMZA ATACAKLARINI SÖYLEYENLER İKTİDARA GELDİĞİNDE  SON ZAMANLARDAKİ TÜM MENFİLİKLERE SAHİP ÇIKIP KAZANIMLARI YOK ETMEZLERMİ?!!! 

Bu millet ve milletin inancına karşı yapılan e muhtıranın yayınlanmasından sonra bu muhtıranın ana temasının Peygamberimizin doğum gününün ve dolayısıyla doğduğu günün haftasının anılma etkinlikleriyle programlanmasının eleştirilmesini konu almasına rağmen dönemin muhalefet partisi yönetimi tarafından bunun altına imza atılacağının belirtilmesi. 

 Yüce kitabımız Kuranın emri olan başörtüsünü yasaklayanları, hatta ikna odalarına konan kameralar önünde akıl baliğ olmuş cezai ehliyeti olan Üniversite öğrencisi olan genç kızlarımızın rencide edilmesini sağlayanların ana muhalefet partisi tarafından siyasette zirveye çıkartılmaları. 

 Başı örtülü hanımı olanın Cumhurbaşkanı olması halinde Vatana ihanetten Yüce Divanda yargılanması gerektiğini söyleyen birde Anayasa mahkemesi başkanlığı yapan aynı dünya görüşünde olan sözüm ona yüksek yargı organı mensubunun bu açıklamaları başta olmak üzere bu konudaki onlarca din ve inanç karşıtlığından milletimiz gibi bende biliyorum. 

KAZANIMLAR AKAMATE UĞRATACAĞINDAN ŞU ANKİ İYİLEŞTİRMELER PAMUK İPLİĞİDİR!!! 

 Ülkemizin demokrasisi ve fikir ile inanç hürriyetiyle bugün kapısında “Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir” diye yazılı olan bugün açılışının 101. yılını kutlayacağımız milletimizin iradesinin tecelligahı olan Gazi Meclisimizdeki bu yazılı olanın gerçekten pratikte de sağlanabilmesi ve kıyamete kadarda buna direk ve dolaylı olarak hiçbir atanmışı ortak etmeyen iradenin net ve kesin olarak sündürülemeyecek kelimelerle yazılan anayasal ve yasal düzenlemelerinin zamanında yapılmasında.!!! 

  Dünya durdukça milletimizin hürriyetini Yüce dinimiz İslam’dan gelen Müslümanların dinde, dinimizden olmayan vatandaşlarımızın ise yine dinimizin emri gereği tende kardeş oldukları bilincinin korunarak. 

  Bu değerlerin ve bu değerlerden gelen kardeşlik onuru ile hukukuna da gerekli saygıyla sağlanacak birlik ile dirliğin sağlanması. 

  Bununla ülkemizin kıyamete kadar payidar olabilmesi için milletimizin gerçek manada kayıtsız ve şartsız olarak egemenliğini sağlayacak ve bu çerçevede dini ve milli değerlerini de bu değerlerin ibadet ve kıyafetlerinin de serbest olmasını sağlayan anayasal ve yasal düzenlemelerin zaman geçirilmeden sağlanmasında. 

  Bunun en kısa zamanda sağlanabilmesi için Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğ MHP Genel Başkanı Devlet Bahçelinin işbirliği yapması. 

 Hatta İYİ partinin de kurumsal olarak  ikna edilerek en azından anayasanın din ve vicdan hürriyet ile ibadetleri ile bu çerçevede fikir hürriyeti maddeleri konusunda desteğinin alınması. 

  Kurumsal olarak  bu mümkün olmaz ise bu partinin milletimizin dini ve milli değerlerine bağlı olan vekilleri ikna edilerek yapılacak anayasal ve yasal düzenlemelerin öncelikle  gerçekleştirilmesi dileğiyle  Gazi Meclisimizin kuruluşunun 101. yıl dönümü ve bu maksatla bugün kutlanan 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk bayramı kutlu olsun. 

 Cuma’mız mübarek olsun. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.