Yarım asırı geçti sayısız hükumetler, cumhurbaşkanları geldi geçti, Avrupa Birliği nutukları attılar sonuç HÜSRAN. Son günlerde Cumhurbaşkanı ‘’Yönümüzü Avrupa’ya dönebiliriz’’ dedi. Bir şey olur mu? ASLA OLMAZ.

Türkiye, 31 Temmuz 1959’da Avrupa Birliğine girme başvurusunu başbakan Adnan Menderes’le yapmıştır. Geçen 61 yılda çeşitli müzakereler yapılmasına rağmen 2020 yılına kadar bir sonuç alınamamıştır. ALINAMAZDA.

İster yönümüzü dönelim, ister arkamızı dönelim, Avrupa Birliğine girme diye hayatta bir şey olmaz, olamaz. 61 yıldır konuşulanları biliyoruz. Hep cekli, caklı; seli, salı dolaysıyla netice yok. Türk Hükumetleri de girmek istemiyor, çünkü istenilenleri yapma şansları yok. Bakın neler istiyorlar;

 Avrupa Birliğine üyelik koşulları  (Kopenhag Kriterleri) : 1- İstikrarlı kurumsallaşmış bir demokrasinin var olması, 2- Hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü, 3- İnsan haklarına saygı, 4- Azınlıkların korunması, 5- Etkin bir piyasa ekonomisi, 6- İnanç özgürlüğü, 7- Adaletli Genel seçimler yapılması. Bunları hangi hükumet yerine getirmek ister, HİÇ BİRİ. Getirirse iktidardan düşer.

Türkiye için en doğru en hayati birlik ‘’TÜRK BİRLİĞİ’’ dir. Çünkü Asya Türk Cumhuriyetlerin halkı, yönetim şekli, demokrasi ve adalet anlayışlılarıyla Türkiye’nin anlaşması daha kolaydır. Dikkat edilecek husus, Rusya’nın, Çin’in ayağına basmadan, Amerika ’yıda ikna ederek ERDOĞAN’nın önderliğinde MHP ve İYİ partinin desteği ile kurulabilir. 

Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Kuzey Kıbrıs, Özbekistan, Türkmenistan ve Türkiye önderliğinde kurulacak ‘’TÜRK DÜNYASI BİRLİK PLATFORMU’’ dünya dengelerini anında değiştirerek Dünya’ya huzur getirecektir. 

Azerbaycan’ın Karabağ zaferinden sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın rahat becerebileceği bir ortam doğmuştur. Ayrıca, Erdoğan içinde yeni bir yol yeni bir çıkış kapısıdır. Birlik, Türk devletleleri ve ekonomileri için müthiş bir rahatlama sağlar. Neticede TÜRK BİLOKU doğar ve Dünya’ya denge gelir. 

Türk Devletleri, Atatürk’ü bağımsızlıkta, Turgut Özal’ı birlik ve ekonomide zaten örnek alıyorlar. Aynı soydan gelen ve de Türkçe konuşan Türk Devlet ve topluluklarının birleşerek ‘’Dünya Türk Birliği’’ kurmaları, Türklerin özgür ve bağımsız yaşamalarının en tabi yoludur.

Birliğin temeli, Türkçülük ideolojisi temeline değil EKONOMİ temelinde olmalıdır. Türkiye’deki cahiller, emperyalist uşakları ve Arap geleneklerini din kabul eden şuursuzlar; Rusya ve Çin’e gerek kalmadan ortalığı karıştırırlar.

Kırım Türklerinden İsmail Gaspıralı ‘’Dilde-Fikirde-İşte Birlik’’ parolası ile önemli bir çığır açmıştır. Dünya’da akrabalık ve kan bağı ırkçılığa varmamak kaydiyle, bütün dinler ve ideolojiler tarafından kabul edilmiştir. 

Kırgız yazar, Cengiz Aytmatov’un ‘’Türkistan Bizim Hepimizin Evi’’ görüşü, Kazakistan devlet başkanı Nursultan Nazarbayev’in ‘’Orta Asya’da yer altı kaynakları zengindir. Birleşerek kendi kendimize yetecek hale geliriz’’ görüşü birleşme yollarını işaret etmişlerdir.

Ömrünü mazlum Türk Halklarının hakkını savunmakla geçiren, yıllardır Türkiye’de sürgünde yaşayan Özbek muhalif lider Muhammed Salih Kerimov, Özal’ın Türk Birliği için çabaladığı ancak ömrünün yetmediğini belirtiyor. 

Akrabalıktan kaynaklanan ‘’Türk Birliği’’ ideali Ziya Gökalp’ın Turan düşüncesine, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Turan ve Kızıl Elma söylemi, Devlet Bahçeli ve Meral Akşener’in görüşleriyle de örtüşüyor, DAHA NE BEKLENİYOR?

2021 yılının TÜRK YILI olması Azerbaycan Karabağ olayından sonra çok kolay hale gelmiştir.  Yeter ki Türkiye biraz akıllı, biraz cesur olup hesabı iyi yapsın.

Hayrola Muvaffak Ola, Muzaffer Ola.


11.12.2020 10:19:00

Rasim Gül

ERDOĞAN ÖNDERLİĞİNDE, DÜNYA TÜRK BİRLİĞİ KURULABİLİR

ERDOĞAN ÖNDERLİĞİNDE, DÜNYA TÜRK BİRLİĞİ KURULABİLİR