Bazı insanlar vardır; yaşadıkları yıllar kısa olsa da, bıraktıkları iz asırlık olur.
Henüz 33 yaşında hayata veda eden Tuğrul Pınardağ da o insanlardandı. Aksaray’ın genç, çalışkan, cesur ve yüreği güzel iş insanıydı. Onun ardından söylenen her söz, gözyaşına karışmış bir dua gibiydi:
“Bir Tuğrul Pınardağ geçti Aksaray’dan…”

Tuğrul Pınardağ’ı tanıyan herkes, onun mütevazı kişiliğinden, güler yüzünden, insanlara olan sevgisinden bahseder. Başarısını hırstan değil, çalışkanlıktan ve azimden alırdı. İş dünyasında genç yaşına rağmen saygı duyulan, sözü dinlenen, güvenilir bir isimdi. Cesurdu; çünkü zor olanı dener, inandığı yoldan dönmezdi.
Ama en çok da gönlü zengindi…
Dostlarına kapısını, ihtiyaç sahiplerine kalbini açardı. Onu tanıyan herkes, onunla bir kez sohbet eden herkes, “iyi ki Tuğrul’u tanımışım” derdi.

Tuğrul Pınardağ’ın acı haberi Aksaray’da adeta yankı buldu. Şehrin dört bir yanında derin bir sessizlik, tarifsiz bir hüzün hâkim oldu. Çünkü o sadece bir iş insanı değildi; o, Aksaray’ın enerjisini, gençliğini ve umudunu temsil ediyordu.
Onun gidişiyle Aksaray bir evladını, iş dünyası bir öncüsünü, Pınardağ ailesi ise kalplerinin en değerli parçasını kaybetti.

Hani derler ya “ateş düştüğü yeri yakar”…
Tuğrul’un ateşi yalnızca Pınardağ ailesini değil, tüm Aksaray’ı yaktı. Çünkü onun ardından ağlayan sadece ailesi değil, yüzlerce dostu, binlerce seveniydi.

Cenazesi, kalabalık cenazelerden birine sahne oldu. Somuncu Baba Külliyesi, binlerce insanın gözyaşıyla doldu.
Aksaray Belediye Başkanı Dr. Evren Dinçer, Aksaray Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Koçaş, AK Parti İl Başkanı Hamza Aktürk, Ortaköy Belediye Başkanı Ahmet Koyuncu, Eskil Belediye Başkanı Mustafa Zavlak, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, iş insanları ve şehir halkı; hepsi bu güzel insana son görevini yapmak için bir aradaydı.

Cenaze bir vedadan çok, bir saygı duruşu gibiydi.
İyiliğe, dostluğa, çalışkanlığa duyulan bir saygının yansıması…

Taziye evinde ise acı tarifsizdi.
Aksaray Valisi Mehmet Ali Kumbuzoğlu, Aksaray Müftüsü ve sayısız seveni oradaydı.
Ramazan Pınardağ güçlükle ayakta duruyordu; gözyaşları bir sel gibi aktı. O anlarda herkesin dilinde aynı dua vardı:
“Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun…”

Tuğrul Pınardağ, 33 yıllık kısa ömrüne büyük işler, büyük dostluklar ve büyük bir insanlık sığdırdı.
O, para kazanmayı değil; insan kazanmayı seçti.
O, adını binalara değil; gönüllere yazdırdı.
Gerçek zenginliğin, ardında bırakılan dua ve iyi hatıralar olduğunu bizlere bir kez daha gösterdi.

Bugün Aksaray sokaklarında onun ismi saygıyla, hüzünle, sevgiyle anılıyor.
Gidenin ardından susan değil, dua eden bir şehir var.
Çünkü herkes biliyor ki; iyi insanlar ölmez, sadece mekân değiştirir.

Tuğrul Pınardağ, artık bu şehrin dualarında, hikâyelerinde, anılarında yaşayacak.
33 yıllık ömrüyle, kimilerine ömürlük bir insanlık dersi verdi.

Ruhu şad, mekânı cennet olsun…
Bir Tuğrul Pınardağ geçti Aksaray’dan;
 


5.11.2025 21:30:00

Mustafa Avcı

Bir Tuğrul Pınardağ Geçti Aksaray’dan...

Bir Tuğrul Pınardağ Geçti Aksaray’dan...