Aksaray’ın, daha fazla Kalkınma ve Büyümesi, İktidar Milletvekillerimizin önderliğinde, Sivil Toplum Örgütlerinin ve iş adamlarımızın BİRLİKTE çalışmasına bağlıdır. Bu çalışmanın karşılıklı saygı, sevgi, HESAP verme ve sürdürebilir olması gerekir.

Konya ve Kayseri’yi incelediğimizde gördüğümüz, ortak aklın oluşturulması ve sürdürebilir olmasıdır. İl olarak KALKINMA Seferberliği oluşturulduğunda ortaya, daha güçlü daha heyecanlı ve daha hırslı bir Aksaray çıkacağı gibi GÜVEN de sağlanmış olacaktır.

Aksaray, Kalkınma ve büyümede, Vali, İktidar Milletvekilleri ve İl Belediye başkanı ile birlikte yürümeyi becermelidir.  Elbette diğer iki Milletvekilimizin görüş ve düşüncelerine de itibar edilmelidir. Müşterek karar alamayan bir yapı veya görüntü kesinlikle ortadan kaldırılmalı ve oluşan mevcut imaj silinmelidir. En isabetli karar, MÜZAKERE yapılarak alınabilen karardır. 

Aksaray’da siyasi yapının hemen hemen hiçbir zaman samimiyetle bir araya gelerek HALKIN yararına ve ihtiyacına göre ittifak veya ekseriyetle karar alındığını biz görmedik. Bu durumda, siyasi ve ticari yapıların kurumsal olmadığını göstermektedir. Ben seçildim veya biz seçildik her şeyi biz biliriz egosundan kurtulunmamasıdır.

Halk için hizmete talip olanlar asla duygusal ve kindar düşünemez. Hak-hakikat ve adaletten ayrılamaz. İnsanların, rengi, cinsi, siyasi görüşü ve inancı ne olursa olsun hiç birine haksızlık yapamaz. Haksızlık yapıldığında da susamaz.

İktidara muhalefet yapacağız diye bir çuval inciri berbat etmekten sakınılmalı. İktidar olanlarda, muhalefet yapanlara uyarak onlarda bir çuval inciri berbat etmemeli. Bu inatlaşma 1933’de başladı tam 88 yıldır devam ediyor. Halkta bir laf var, hayvanlar koklaşa koklaşa , insanlar konuşa konuşa diye. Dolaysıyla idarecilerimiz birbiriyle konuşmalı.

1950-1960 Demokrat Parti, 1963-1980 Adalet Parti, 1983-1991 Anavatan Partisi ve 2002-2021 Ak Parti, iktidarlarında inatlaşma ve yapılana bile kulp takma, iyiyi bile kötüleme, iktidarı temsil edenlere hücum ederek karalama ve hakaret etme devam etti.

İktidarı temsil edenler, muhalif tarafı küçük görerek yaptıkları iyi ve doğru önerileri görmemeye, kendilerine karşı olanların hakkını, hukukunu çiğnemeye ve insanları bölmeye ve düşmanlığa itmeden çekinmediler. 

Muhalif taraf ise iktidar doğru bile yapsa, tersini söyleyerek halkı yanılttılar. Bunun örnekleri pek çok ama üç-dört, örnek vermek sanırım yeterlidir. Birincisi; Aksaray, 1 Milyon ton şeker pancarı ürettiği halde, şeker fabrikasını 40 bin ton şeker pancarı üreten Niğde İli Bor ilçesine kurdular. 
İkincisi; Birince derece Tarihi eser Olan Kasaplar Çarşısı ( Pambıklı Bedesten-Kemerli Çarşı) yıktılar, yerine bugün hiçbir işe yaramayan ve yıkılması gereken sözde iş merkezini yaptılar.

Üçüncüsü; üç adet büyük hastane binasını yıkılmaya terk ederek, yeni hastaneyi foseptik çukurunun yanına yapıp açtılar. O tarihte yolu bile yoktu. Eski garaj denilen yere işe yaramayan iş merkezi ve Kırkkızlara Seyir Tepesi adıyla Restoran yaptılar vs. vs. vs.

Anlatmaya çalıştığımız, Vali ve iktidarın öncülüğünde, muhalefetiyle, STK’ larıyla, iş adamlarıyla, dahası fikri ve birikimi olan herkesle samimiyetle ve BİRLİK olunduğunda yapılacak hizmetler artar. Dolaysıyla KALKINMA ve BÜYÜME beklenenden çok daha fazla olur. Bizden söyleyerekbeklemek.
HAYROLA, MUVAFFAK OLA, MUZAFFER OLA.