Maksadımız, Aksaray’ımıza inanarak yürekten konularında ellerinden gelenin fazlasını yapanları anmaktır. Sağlık konusunda, özellikle Dr. Adil Dereli ve Dr. Kemal Polat önde gelmektedir. Onları ve hizmetlerini yakından tanıyanlar olarak, vefa borcumuzu ödemek istedik. Her iki doktorumuza da rahmetler diliyoruz.

 Yaşantımız içerisinde Aksaray, unutulmayacak iki doktor gördü, birisi Dr. Kemal Polat, özelliği yüzde seksen doksan doğru teşhis eder. Daha da önemlisi POŞET DOLUSU ilacı asla yazmaz, yazdığı ilaç sayısı 1-2 dir yüzde üç-beş te üç olur, hasta sırasını kendi yazar kesinlikle bir hastanın sıra hakkını, diğerine vermez, torpil onun sözlüğünde yoktur.

 Diğeri ise kesinlikle halktan biri, iyi doktor, mükemmel insan, dost canlısı ve aynı zamanda Devletini ve Milletini çok ama çok seven bir vatansever, Dr. ADİL DERELİ dir.

2017 yılında 69 yaşında kaybettiğimiz, Dr. Adil Dereli, pratisyendi ancak uzman hekimlerin birçoğu eline su dökemezdi, kibir yoktu, gurur yoktu, insanlara üstten bakma yoktu, özellikle hastalarını baş tacı eder parasına puluna bakmazdı. Hatta ilaç parası olmayan hastanın ilacını da alacak kadar vicdan sahibi idi. Bütün amacı hastalarını iyi etmekti, hastasının kimin nesi kimin fesi olduğu onun umurunda değildi. 

Bir sohbetimizde; ‘’ Rasim Kardaş hastalık iki türlüdür, birisi FİZİKSEL diğeri RUHSAL ’dır. Fiziksel hastalığın ispatı yani teşhisi kolaydır. Bu Filimle, tomografiyle, em arla, tahlille vs. ile yapılır. Dolaysıyla teşhisi yapılan hastalığın tedavisi kolaydır.

 Ruhsal hastalığın teşhisi herhangi bir yolla yapılması mümkün değildir. Ancak hasta, doktor ve hastanın en yakını kimse üçünün iş birliği yapması ile mümkün olabilir. Ülkemizde ruhsal hastalık, fiziksel hastalığın en az 2-3 katıdır. Ne yazikki ne hasta nede yakınları bunu gizlerler ve hekimden de saklarlar. Ruhsal hastalıklar tamamen, bozuk sistemden ve iyi idare edilememeden ve cehaletten kaynaklanır.

Türk insanını, ruhsal bunalımdan çıkarmadıkça yani hayata neden geldiğini ve nereye gideceğini ve yaşantısı içerisinde görevlerinin neler olduğunu net bir şekilde bilmedikçe ruhsal rahatsızlıklar hep var olacaktır.’’

Notları arasında bulunan ve oğlu Alper Dereli ’nin bana verdiği iki notunu siz okuyucularımızla paylaşmak istiyorum, ilk not:

‘’ Savaş herkes için ayrı bir anlam taşır:

-    Gazeteci için Haber,
-    Akademisyen için Araştırma Konusu,
-    Diplomat için Bir İş Sahası,
-    Savaşan için Bir Kıyamet,’’  Bu görüş ve düşüncenin herhangi bir açıklamaya ihtiyacı yok sanırım.

İkinci not ise:
‘’Ekonomi: 1- Üretim, 2- İstihdam, 3-Bölüşüm demektir.’’ Benim ülkemde yeterli olmasa da üretim var, yeterli olmasa da istihdam var, ne yazikki asla adaletli bölüşüm yok, olacağını da ummuyorum.’’ 

Merhum doktorumuz Adil Dereli ’yi minnet ve şükranla yadetmeyi bir görev biliyor ve Allahtan rahmetler ve kıymetli ailesine, bütün sevenlerine, hastalarına tekrar başsağlığı diliyoruz.
  Halkın doktorunun eş ve çocukları olmalarının onurunu taşıyanları yürekten kutluyorum.
                                  Hayrola, muvaffak ola, muzaffer ola.