Halkımızın DİN ve DÜNYA işlerini ayıran bir bilgiye ve idrake ulaşması lazımdır. Bundan sonrası önemli değildir. Aptal ve zavallı olmamak lazım, akıllı olmak yeter. Bunun içinde ŞEYHE, ŞIHA, LİDERE, BAŞKANA biat etmeye gerek yok. Akıllı olan her insan hem inancını öğrenmeyi, hemde dünyalığını kazanmayı rahatlıkla becerir. Yeterki ülkede ADALET olsun.

ÇAKAL hayvanı yaratılışı icabı yaşamını sürdürmek için doyurucu av yakalamaya gücü yetmez. Yakalayabildiği de karnını doyurmaz. Mecburdur güçlünün arkasından artığını dilenmeye. Şartlar uygun olduğunda da çalmaya ve yağmalamaya. 

Tanrı yeryüzündeki temsilcisi olan insana, haysiyet ve şahsiyeti ile dimdik ayakta duracak aklı vermiştir, sadece bu aklı geliştirmek yeterlidir. Dolaysıyla hiçbir insan karnını doyurmak ve geleceğini kazanmak için başkasına  muhtaç değildir. Toplu hayattaki ihtiyaçlar başkadır. Burada her insan diğerinin ürettiğini tüketir, biat yoktur.

Yeryüzünde çakal da yaşayacak, avını kendi aklı ve gücüyle avlayan aslanda. Önemli olan insan çakal gibi mi aslan gibi mi yaşamalı? Gün geçtikçe aslan gibi olmanın oranı ne yazikki azalıyor, çakala benzeme artıyor.

‘’ÇAĞ dışı kafalarla, ÇAĞI yakalamak asla mümkün değildir’’, diyor filozof. Dünya’nın bilinen ve yazılan tarihinde böyle bir şey yok. Süt neyse kaymağıda odur. Kötü sütün üzerine temiz kaymak gelmez.

Tanrı bütün yarattıklarının rızkını hakkaniyet ölçülerinde verdiğine göre, insanların yaşamları neden eşit değil? Birisi kuru ekmeği zor bulurken diğeri bolluk içinde yaşıyor. Birinin günlük hatta haftalık harcadığını, diğeri bahşiş olarak verebiliyor?

Burada birilerinin rızkını yani hakkını birilerinin çalmasıdır. Akıllı ve inanan insan oturup ağlayan ve birilerine boyun eğen ona biat eden değil, hakkını hukukunu arayan ve koruyandır. Upuzun yatan değil, ayağa kalkandır.

Devletin varlığı ve önemide burada başlar. Önce devleti yönetenler çalmayacak,  yeter mi yetmez, çaldırmayacak, buda yetmez, savurgan olmayacak. Milletin parasını, pulunu koruyan ve namuslu bir iş adamı gibi kamuya ait işletmelerin verimli çalışmasını sağlayacak.

Zarar ettirerek birilerine peşkeş çekilmesini önleyecek. Bu da kiminle olur; namuslu, vicdanlı ehliyet ve liyakat sahibi yetkililerle olur. Utanmaz, yüzsüz, vicdanı alıp satılanlar ve militanlarla asla olmaz. Her vatandaşın bunu böyle bilmesi ve görevini yapması insanlığının gereğidir.

Özellikle sağ İktidarlar sıkıştığı zaman din ve devletin bekası elden gidiyora başvuruyor.  Aslında elden gidecek olan ne din nede devletin bekası kendi iktidarlarıdır. Bu zavallılık artık pirim yapmıyo. 

      Hayrola, Muvaffak Ola, Muzaffer Ola. 


18.09.2020 06:05:00

Rasim Gül

DÜNYA ÇIKARI İÇİN TÜRK HALKI, BAŞ EĞMEMELİ

DÜNYA ÇIKARI İÇİN TÜRK HALKI, BAŞ EĞMEMELİ