Son bir haftadır Narlıgöl’de yaşanan toplu balık ölümleri medyanın ve kamuoyunun gündeminde. Konuyu araştıran Aksaray Üniversitesi (ASÜ) Biyoteknoloji ve Moleküler Biyoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Murat Kaya, Narlıgöl’de gözlenen toplu balık ölümlerinin biyolojik orijinli olmadığını söyledi. Balık ölümlerinin ardından arazi ve laboratuvar incelemeleri yaptıklarını ve bu incelemelerin ardından vakanın biyolojik değil, kimyasal kaynaklı olabileceğini tespit ettiklerini söyleyen Murat Kaya, “Göllerde bu tarz toplu balık ölümleri genellikle yaz aylarında gözlenir ve bunların çoğunun nedeni siyanobakteriler olarak bilinen mavi-yeşil alglerdir. Bu siyanobakteriler suya toksin (zehir) salarak, gölde yaşayan diğer organizmaların ölmelerine neden olur. Narlıgöl’de yapılan çalışmada, gölde siyanobakteri grubuna ait türlerin bulunmadığı belirlenmiştir” dedi. Yapılan mikroskobik analizler sonucu gölde sadece balık ölümleri değil, diğer mikroorganizma gruplarında da ölümlerin olduğunu belirten Doç. Dr. Murat Kaya, özellikle de göldeki zooplanktonik organizmalara ait türlerin tamamında ölümlerin olduğunu ve besin zincirinin bozulduğunu vurguladı. Kaya, önümüzdeki ilkbahar ve yaz mevsimlerinde gölde bazı türlerin aşırı üremesi ve ani ölümler ile kokuşmaların olabileceğini de söyledi. Krater göllerin dünyada az bulunan değerli kaynaklar olduğunu ve Narlıgöl’ün de termal kaplıcalar ve turizm açısından ön plana çıkan önemli bir kaynak olduğunu söyleyen ASÜ Öğretim Üyesi, “Bu gölün korunması bölge ekonomisi açısından oldukça önem arz etmektedir” diye konuştu.
