Tarih: 01.09.2015 13:41

2015-2016 Adli Yargı Yılı Açılışı gerçekleştirildi.

Facebook Twitter Linked-in

Aksaray BARO başkanı açılış töreninde yaptığı konuşmada şunları söyledi.2015?2016 Adli Yılının başlaması  nedeniyle;  yargının kalbi   olan savunmanın temsilcileri avukatlarımızla Aksaray Barosu adına düzenlediğimiz törene  katılmanızdan   dolayı şükranlarımı sunuyor, her birinizi  saygı ve sevgi ile  selamlıyorum..

Sözlerime başlamadan önce , bu töreni güven içinde gerçekleştirmemizi  sağlayan ,ülkesi ve milleti uğruna  canlarını feda etmiş tüm şehitlerimize, vatan kahramanlarımıza  Allah´tan rahmet diliyor , yakınlarına ve Milletimize başsağlığı diliyorum.

Bu vesile ile  canımıza kasteden  hainleri  , terörü ve hangi kesimden olursa olsun tüm destekçilerini bir kez daha şiddetle  lanetliyorum.Bilsinler ki , yetim   bıraktıkları çocuklar sahipsiz kalmamıştır. Her biri Türk milletinin bağrından  yetişecek ve uzanan  elleri birer birer kıracaktır.

Adli Tatil olarak adlandırılan 20 Temmuz -31 Ağustos arası dönemde zorunlu durumlar dışında yargısal faaliyetlere ara verilmekte 1 Eylül günü yeni bir Adli yıl başlamaktadır.

Adli yıl açılışlar törenleri; tüm dünyada uzun yıllardan beri  teamül olarak kutlanmaktadır. Ülkemizde de 1943 yılında başlayan açılış tören ve konuşmaları   gelenek olarak sürmüş ve 1973 yılında 2797 sayılı Yargıtay Kanunu´nun 59 ncu maddesi ile yasal dayanağa da kavuşturulmuştur.

Yargının kurucu unsurları olan hakim savcı ve avukatların  bir araya gelerek düşüncelerini, temennilerini ve tabiidir ki  yargıya ilişkin endişe ve  eleştirilerini paylaştıkları  bu geleneğe maalesef  12 Aralık 2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6572 sayılı yasanın 26 ncı maddesi ile son verilmiştir.

Savunmayı ve avukatları dışlayan ?yargıda kuvvetler ayrılığını? hiçe sayan  bu düzenlemenin  aslında biz avukatlara değil vekili bulunduğumuz vatandaşlarımızın ifade ve düşünce özgürlüğüne yapılan bir saldırı olarak gördüğümüzü belirtmek isterim.

Geçtiğimiz yıl Danıştay bu yıl  ise Yargıtay da  düzenlenen programa Türkiye Barolar Birliği´nin  davet edilmemiş olması düşündürücüdür.

Avukatlar siyaset yapmazlar.Ancak hukuk siyaseti yapmak da başka bir deyimle hukuku ve hukukun üstünlüğünü savunmak adına gördüğümüz eksiklikleri dile getirmek  de görevimizdir. Bizim tarafımız; daima hukuktur, hukukun üstünlüğüdür. Maksadımız; haktır, adalettir. Doğruya doğru, yanlışa yanlış demek biz avukatların ve baroların  namus borcudur.

Bu anlayışımız doğrultusunda ; özelde  ilimiz ve genelde  ülkemizde gündeme ilişkin tespit,  uyarı değerlendirmelerimizi de kamuoyu  ile paylaşmayı bir görev kabul ediyoruz:

1-       Ülkemiz 7 Haziran Seçimlerinden sonra olağanüstü bir dönemden geçmekte hızla bir  bölünmeye sürüklenmektedir. Devletimizin  ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne yönelen alçak saldırılar  artarak devam etmektedir. Bu eylemler artık bir terör saldırısı olmaktan çıkmıştır.Ülkemizin belirli yerlerinde   sözde ?öz yönetim? ve sözde ?özerklik ? ilanları ile artık üniter yapımıza yönelen eylemli bir  ayaklanmaya dönüşmüştür.

2-      Terörle ve terör destekçisi bölücülerle  mücadeleye taviz verilmeden,  kararlılıkla  devam edilmelidir.

3-      Üniter devlet yapısından ,  Anayasanın ilk dört maddesi ile belirlenen Anayasal düzen  ve ilkelerden, hukuk devleti ve demokratik rejimden, ülkenin bir karış toprağından hiçbir şekilde vazgeçilemez ve taviz verilemez.

4-      Hukukun üstünlüğünden ve hukuk devletinden  alsa vazgeçilmemeli, Hukuk kuvvete teslim olmamalıdır.Yargıda siyaset değil liyakat ve adalet hakim kılınmalıdır.

5-      Demokrasi tüm kurum ve kurulları ile işletilmeli, millet iradesi hakim kılınmalıdır. Demokrasiden  ve hukuktan asla vazgeçilmemelidir.

6-      1 Kasım da yapılacak seçimlerin güven içinde yapılması  sağlanmalı, Siyasette  belirli bir seviye ve üslup muhafaza edilmelidir.

7-      Ülkemizin ve milletimizin   çıkarları, cumhuriyet değerleri ortak payda ve yol gösterici olmalıdır.

Yeni bir adli yılın başlangıcında , ülkemizin içinde bulunduğu bu olağanüstü dönemde ,  savunma ve savunmanın sıkıntıları ile  kamuoyunu meşgul etmek arzusunda değiliz. Bununla birlikte , yerel anlamda  önemli gördüğümüz birkaç hususu da paylaşmak istiyoruz.

Bu duygu ve düşüncelerle , öncelikle milli birlik ve beraberliğimizin  kuvvetlendiği ,  hukuk ve can güvenliğinin tesis edildiği , yargıya  ve adalete güvenin üst düzeyde tesis edildiği, avukatların hak ettikleri itibarı gördükleri  bir adalet yılı yaşanması temennisi ile  Aksaray Barosu ve şahsım adına saygılarımı sunuyorum.

 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —