Bugünkü yazım ile yeniden referandum öncesine dönmek istiyorum. Ancak konuya geçen Salı günü gurup toplantısında bir konuşma yapan Sayın Cumhurbaşkanımızın bugüne kadar yapılanlar, memleket meselesi ve teşkilatlarla ilgili konuşması vardı. Ben Cumhurbaşkanımızın teşkilatlarla ilgili konuşmasının satırbaşlarını sizlere aktarayım.

      ?Bu yıl sonuna kadar il ilçe belde teşkilatlarımız kesinlikle tamamını güncelleyeceğiz. Ortada bir metal yorgunluğu var onu aşmamız lazım. Bakanlıklarımız onlar da hazırlıklarını hazırlayacak bir taraftan 2019 bir taraftan 2023 programını güncellemek durumundadır? dedi.

       Ülke genelinde olduğu gibi teşkilatların uyuduğunu, metal yorgunluk çektiğini açık ve net bir biçimde ortaya koydu. Aksaray zaten metal yorgun ve yorgunluğunu örtbas etmek için ona buna tehdit yapar susturma tavrı alırlar. Ben zaten onların yanında kırmızı çizgiliyim. Tabi il teşkilatının tamamını kastetmiyorum, üçbeş belli kişiler ve onların koltuk yağdanlıkları. Koltuk gidince yağdanlıklar ne yapacak merak ediyorum.

       Geçen hafta bir davet üzerine Ankaraya gittim, bu ziyaret esnasında Ak Parti´de yeni MKYK seçilen bir kardeşimizi ziyaret etme imkanı buldum. İsmi önemli değil, ama teşkilatlarla ilgili bir çok ilde aynen bizdeki gibi sıkıntı olduğunu onlarda söyledi.

      Sıkıntı genel olarak il Başkanı ile Belediye Başkanları ve aynı ilin bazı vekilleri sürtüşmesi. Bundan dolayıda bir ses bir yumruk olamama. Dolayısı ile aynı parti içinde ana muhalefet gibi karışıklık ve yipratmaya yönelik dedikodular. Bundan dolayı Ak Parti seçmenini kucaklayamamak ve seçmenden kopmuşluk.

      Aksaray ülke genelinde referandumda üçüncü oldu. Bakın bir kimse çıkarda bu üçüncülükte benim emeğim var derse gözüne dizine durur. Kaç köye gidildide köyler %90 civarında oy verdi? Belki gidilen belde ve ilçelere gidilmeseydi buralarda da aynı oyu alırdı. Merkezde sadece Belediye Başkanı Yazgı tek başına programlar yapıp vatandaşlarla buluştu. Hafta sonları vekiller gelince onlar bu programa dahil oldular.

      Bunun dışında ciddi bir çalışma ve gayret olmadı. Aksaray da yan gelip yatılsaydı zaten Tayyip Erdoğan´ın adı yetti. Millet oy verirken sayın Reise veriyor ve onu seviyor. Seçmen beni sevdi bu nedenle oy verdi diyenler inandırıcı değillerdir.

      Ama gelin görün siz doğruları yazarsanız hemen tehdit edilip bir yerlere şikayet edilirsiniz. Tehdit inanın sandıkta tutmaz aksul amel yapar. Şunu kesin söyleyim içimi Allah biliyor, o kadar Tayyip Erdoğan aşığı bir köşe yazarıyım, yemin ederim bu teşkilata kızgınlığımı sandığa yansıtsa idim oyum hayır olurdu. Ama ben nefsime yenilmeden Reisi sevdiğim için ve ülkem için evet dedim.

      Soruyorum size bir il Başkanına Genel Başkan yardımcısı istifanı yaz gel diyecek. Sen yazmayıp savsaklıyacaksın. Sonra MYK görevden alacak ve şartlar tebliği engelleyecek. Bende bunu yazınca beni Savcılığa şikayet edeceksin. Yemezler bunu sen çıkıp erkekçe bana dava açmaya gitmek yerine önce bana yalancısın böyle birşey olmadı diye önce beni yalanlayacaktın. Sessiz sedasız bir şey çıkmayacak şikayetle kendini kurtarmaya çalımayacaktın. Üstelik kendi adamın olan gazteciyi karşına almayacaktın.

      Siyasetci adam insanları karşısına alarak cepheyi genişletmez. Aksine kucaklar, sen kendi partiyin düdüğünü öttüren gazeteciyi kucaklamaycaksın sonra hayatında hiç Ak Partili olmamışları kucaklayacaksın. Şimdi yönetimden bazı arkadaşlar benim doğru yazdığımı yeni itiraf ediyorlar. Ama ben bir Ak Partili gazeteci olarak yazmasymışım.

      Bir il Başkanı Aksarayda bugüne kadar Belediye Başkanı ile ters düşüp gizli gizli Başkanı yıpratma saldırısını ilk defa sizde gördüm. Nevzar Beyle çalışan Şaban Bostan, Latif Ağar ve Fatih Yıldırıcı hiçbir zaman Başkanla kavgalı olmadı. Hatta Yıldırıcı Nevzat Beye ayıp olmasın diye Belediyeye aday olmadı. Siz buna ilaveten her ne kadar göstermelik olsanızda iki diğer vekille de terssiniz, elinizden gelse onlarıda yok edeceksiniz.

       Umarım Sayın Mustafa Ataş bunları çok iyi biliyor. Aksaray´da el ele, birlikte seçmeni kucaklayan yeni bir yönetimi bekliyoruz. Partiyi bir işyerinden değil partisinden yöneterek tüm yönetimle birlikte yönetilir. Keşke beni karşına almak yerine kucaklayıp sustursaydın. Yoksa bu kalem daha çok şeyler yazar.