Dünyadaki ilim ve teknolojinin kurulması ve ilerlemesini sağlayan sayısız ilkler ve teklerin, ayrıca da manevi ilimlerinde asırlarca merkezi olan, son 1.5 asırlık dönemin dışında tarih boyunca gelip geçmiş medeniyetlerin ekserisinin en önemli ticaret,siyaset ve askeri merkezi olan.

     Geriye kalanlarınında direk veya dolaylı olarak ilgili olduğu Aksarayımızın hiç hak etmediği, asla ve aslada hak etmeyeceği 56 yıl süren ikinci ilçeliğinden fiilen kurtulmasının üstünden 24 yıl geçti.

     Aradan geçen çeyrek asırlık zaman içinde görev yapan mülki ve mahalli idarecilerle siyasilerden kaideyi bozmayacak istisnanın dışında olanları haricindekilerin bulundukları makamların nimetlerinden faydalanırken görevlerinin gereğini bi hakkın yapmamaları nedeniyle Aksaray hakkı olan maddi ve manevi yere halen gelemedi.!!!

      AKSARAYI UMURSAYAN YOK!!!

    Aksaray vilayet olalı 24 sene oldu bu geçen zaman içinde seçilen milletvekilleri, Belediye başkanları, atanan Vali’ler

      Meslek Kuruluşları ve STK’larla İktidar ve muhalefet partilerinin il ve ilçe teşkilatlarının istisnayı bozmayan samimilerinin dışında kalan ekserisi tarafından yapmaları gerekenler yerinde ve zamanında yapılmadığından Aksaray halen sahip olduklarının %1’i bile bilinir hale gelemedi.

      Bu vurdumduymazlıkla Otoban’ın geçmesine en müsait yer olmamıza rağmen tıpkı trenin geçtiği dönemde olduğu gibi Aksaray paypas yapılarak otoban daha uzun ve daha masraflı başka güzergâhtan geçirildi.

      Zamanında Konya ile ortak ve iki ilin arasına bir hava limanı kurulması mümkünken bu umursamazlık nedeniyle bu şansızımda elimizden kaçırıldı.

    Yer üstündeki tarihi kalıntılarıyla yer altında bulunan ve halen yer üstündekilerden fazla olan il geneline yayılmış olan barınakları, her derde deva olan sıcak ve soğuk termaller ile içmeceleri, yakın zamana kadar işletilen Gümüş ve altın madenide dahil, sahip olduğu diğer madenleri tespit edilemedi.

    Aksaray’ın sahip oluklarının tespiti ile hizmete sunulmasının umursanmadığı gibi 2011 yılı Genel seçimleri öncesi hiçbir tarihi ve günümüz kaynağına dayanılmadan işkembeyi kübradan atılan bir yalanla Sarıyahşi ve Ortaköy ilçelerimizin Kırşehir’den alındığı yalanına.

    Bu yalana dayanılarak bu ilçelerin tekrar kendilerine verilmesi isteğinde Vekillerden, mülki ve mahalli amirlerden, çok istisnai siyasiler ve STK’ların temsilcilerinin dışında iktidar ve muhalefet partisinden, meslek odalarından, STK lar ve Aksaray medyasından da bunu umursayan, tepki gösteren olmadı.

     AKSARAY’A HİZMET EDENLERİNİ HATIRLAYAN OLMADI

    Aksaray’a ilk defa mahallelere döşenen şebekeyle tatlı ime suyunu Ekecik’ten,daha sonra Helvadere’den getirenleri.

     1920’de Aksaray’ımızı ilk ilçelik esaretinden kurtaranları,Milli Azmin eseri olan ülkemizin elektrikle çalışan ilk un fabrikasını kurarak  buradaki elektriği şehre de vererek Türkiye’nin elektrik kullanan ilk 10 yerleşim yeri arasına sokanları.

      Mamasun Barajını yaparak Bayır altı ve ova ile Hasandağı bölgesinin bir bölümünü  sulu tarıma açanları,Aksaray’ı ikinci ilçelik esaretinden kurtaranları bilen anan,onlara gerekli saygıyı gösteren olmadı.

YILLARCA YERLİ VE YABANCI TURİSTLER ADETA SÜNGÜ ZORUYLA AKSARAYIN EKMEĞİNİ YİYEN NANKÖRLER

 TARAFINDAN “GÖREME’YE” ZORLA YÖNLENDİRİLDİ!!!

    Aksaray’ı ve Aksaray’ın sahip olduklarının tanıtımı için bulunmaz nimet olan Milletler Arası E. 90 Karayolu’nun ilimiz sınırları içinden geçen güzergâhı ve Konya-Kayseri kara yoluna bile ilimizin ve merkez ilçe ile ilimize bağlı tarihi ve turistik yerlerin levhaları hançeremizi yırtarcasına sarf ettiğimiz çabamıza rağmen halen konamadığından tanıtımımız yapılamadı.

     Birde üstüne üstlük Vekillerin, Mülki ve Mahalli idarecilerle Meslek Odaları ve STK’ların gözü önünde sanki Aksarayda yerli ve yabancı turistlerin gidebileceği tarihi ve turistik hiç bir yer yokmuş gibi şehrimizin önemli giriş ve çıkışlarına konan ”Göreme” levhalarıyla seyir halindeki vasıtaların sürücülere ve içindekileri adeta süngü zoruyla  buraya yönlendirildi.

      Üç yıl boyunca bunun kaldırılması için yapılan şahsi mücadelemizde Aksaray’ın ekmeğini yiyen,lüks makam araçlarıyla saltanat süren nankörler tarafından umursanmadığı gibi bunu gündeme getirmemden dolayı bazıları birde banimle kanlı bıçaklı şekilde küstüler.

     Taaki bir il birim amirimiz olan yiğit bürokratımızın benim himayemde İl Kültür Müdür Vekili Mustafa Doğan’a bunları kaldırtıncaya kadar bu rezalet devam etti.

      Evvel Allah(C.C.)’ın izniyle Aksaray’ımız bu vurdumduymazlığa rağmen coğrafi konumunun avantajıyla devam eden kalkınmasıyla bundan sonra kıyamete kadar müstakili yetini koruyacak.

     Fakat yedikleri ekmeğin gereğini yapmayan nankörler ise bu umursamazlıklarından dolayı görevlerinden ayrılır ayrılmaz unutulacakları gibi  birde bunun hesabını kendileri hem bu dünyada, hemde ahrette vermelerinin yanında, evlatlarına da hayırla anılacak bir miras bırakamayacaklar.

      Daha elde imkân varken bu memleketin ekmeğini yiyen, çoluk çocuğuna yedirenlerin bu vurdumduymazlıktan kurtularak mevki ve makamlarının gereğini yapmalarıyla yapamadıklarını telafi etmeleri ve ettirmeleri dileğiyle.

      Aksaray’ımızın iki defa il olmasını sağlayanlarla,2. defa il olmasını sağlayanlarla tarihin ilk gününden günümüze kadar hizmet edenlerinin ruhunun şad mekanlarının cennet olması.,

     Kendilerine bundan sonra gerekli maddi ve manevi saygının gösterilerek isimlerinin yaşatılması dileğiyle fiilen Vilayet oluşumuzun 24. yılı kutlu olsun.

     Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.