İki yıl önce Güneydoğu illerinden Diyarbakır, Siirt, Bingöl, Muş ve Batman illerine gitmiştim. Bu gezimden izlenimlerimi gazetemizde birkaç defa yazdığım gibi K68 Televizyondaki bir tartışma programında da anlattım. Burada terörün neden bitmediğini ve merkezde terörün olmadığını, terörün kırsalda olduğunu anlatmıştım. Bilgisayarıma indirdiğim Güneydoğuda doktorluk yapan bir hanımın tespitlerini de okuyunca düşüncelerim ve tespitlerimle ötüştüğünü gördüm.

       Şehir merkezindeki insanların nerede ise tamamı teröre ve örgüte karşılar. Aksaray da yazın akşam saat 19 00 dan sonra çarşı merkezinde pastane ve tekel maddesi satanların dışında her yer kapanırken, Güneydoğuda gece saat 24 00 kadar her yer açık. Gece saat 24 00 çorbacıda çorba içmeniz mümkünken, benim ilimde 20 00 sonra yemek yiyecek yer bulmanız çok zor.

       Muş ilimizde ve Diyarbakır da paça çorbası çok meşhur, ben gece 24 00 bu iki ilimizde de hem de lokantanın önüne açılmış dışarıdaki küçük masa bankların üzerinde çorba çay içtim. Hatta beraber olduğumuz o bölge insanına sorduğumda onlardan terörün küçük yerleşim alanlarında olduğunu söylemişlerdi. Merkezde yapılan etkinlik ve yürüyüşlere bu kadar katılım neden dediğimde, terörden nemalanan avareler ve aylakçılar var demişlerdi.

       Devletin kendileri ile ilgilenmediğini bahane ederek, işsizim gelirim yok, bu bölgede ayrıcalık yapılıyor yaygarasından 30 yıldır bu bölge insanının nerede ise geçimini devlet üstlenmiş bulunmaktadır. Elektrik parası verilmediği gibi, kaçak elektrik kullananların sayısı bir hayli fazla. Her aileye her ay yardım parası ve çocuklara bakım parası, vergi vermede en düşük seviyede derken anlayacağınız bedavadan geçinen birçok insan mevcut.

       Geçtiğimiz günlerde dindarlarında çok olması nedeni ile Sayın Başbakan Urfa da kaçak elektrik kullananlara haram lafı ederek insanlara Allah korkusunu hatırlattı. Yani bu bölgenin insanın ekseriyeti teröre karşı olmasına rağmen teröründe bitmesini istemeyenler var, nedeni aylakçıların olması nedeni ile bu işin bitmesi istenmiyor. Terörün bitmesi ile Ülkenin gelirinin bölgeye akmasının önüne geçileceği için ülkemizin kalkınması ve ilerlemesi şaha kalkacaktır.

       Şimdi benim gibi düşünüp düşüncelerini yazan bir bayan doktor bakın neler söylüyor: “ İnsan bu bölgeye geldiğinde bölgeye bir şeyler katmak istiyor, bir süre sonra bölgeyi tanıyınca benim burada ne işim var demekten kendimi alamıyorum. Malzeme temini firmaların elinde yani BDP’li siyasilerin, hastane yönetimine baskı hat safhada. Siyasiler burada devleti resmen soyuyorlar, bire alınan mallar dörde satılıyor, geldiğimden bu yana darp edilmeyen doktor kalmadı.

      Burada halk aşırı derecede şımartılmış, insanların işi hallolmazsa ya kaymakama gidiyor, yâda ben PKK lıyım seni vururum diye tehdit ediyor, can ve mal güvenliğimiz sıfır. Kimse vergi vermiyor, elektrik ve su parası ödemiyor. Herkes ayda 150 TL. Çocuk parası alıyor bu çocuk başı, hamile kalanlar ultrasonda görünür görünmez mama, bez ve diğer çocuk bakım parası alıyor. Okula giden çocuklara devlet harçlık veriyor, harçlık biraz gecikince çocuğunu okula göndermemekle tehdit ediyorlar.

       O çocuklar üzerindeki ünün formalarla ellerinde PKK bayrakları ile BDP mitinglerine gidiyorlar. Eksinler ekmesinler herkes toprak yardımı alıyor, eksin ekmesin beyanları yeterli oluyor. Yazılan araziye bakınca Van gölünü de arazi saysan az gelir 5’i 50 yazıyorlar. Her Cuma kaymakamlık para dağıtıyor, burada vergi verenler sadece devlet memurları. Bu gerçekleri herkes bilmeli, isterler mi terör bitsin. Terör biterse herkes çalışmak zorunda bu rantın bitmesini istemiyorlar. Terör acilen bitmeli, biterse devletimiz daha büyüyecektir” diyor.

      Bölgedeki aylakçılar terörün bitmesini istemiyorlar, zaten ülkede Türk Kürt meselesi yok. Neden en güzel örneği akraba olduğumuz Aksaray örneği. Türkiye geneline baktığınızda aynı durum söz konusu, beklide her beş Türk ve Kürtten ikisi hısım akrabalar. Bu bölge insanın içinde dini bütün birçok vatanperver insanlar var. Zerdüşt ve Ermeni asıllı terör yandaşları bu bölgedeki bedavacıları yanlarına destek alarak bedavadan geçinmek için bölge insanını kullanıyorlar.

      Terörün bitmesini belki de Sayın Başbakan en çok bundan dolayı istiyordur. Vatan evlatlarımızın şehit olmalar çok acı olduğu gibi bölgeyi rant olarak kullanan devlet sülükleri var. Her mermi bizim cebimizden gittiği gibi buradaki aylakçıların cebine girende bizim cebimizden çıkmaktadır. Bu dünde böyleydi bugünde böyle devam edip gitmemeli. Terörün bitmesi ülkemizin her türlü yararınadır.