Yazımın başında bir kez daha belirteyim ki, Ak Parti Aksaray il Başkanı Karatay ile en ufak bir özel ve kişisel sorunum bulunmamaktadır. Varsa söylesin bende utanayım, yazmayayım. Bazen zannediliyor ki, bir talebi oldu da yapılmadı ters düştü deniyor. Böyle bir durum söz konusu olmadığına göre neden ters düştüğümü daha önce birkaç yazımda belirttim. Bu gömleğin bu arkadaşa dar geldiğini, herkesi kucaklayamadığını söylemiştim.

      Bunu ben söylemiyorum, kamuoyunu dinlemek bile yeterli. Ben Milletvekili veya Belediye Başkanı olacak değilim. Ben Sayın Cumhurbaşkanımızın aşığı ve taraftarıyım. Bunu her zaman yazdım ve tekrar yazıyorum, bundan dolayı tırnakları ile kazarak bir yere getirilen partide görev alanlar katkı yapmalılar. Bunu yapmayanlarla ters düşmüşümdür.

      Verilen bu yetkiyi iyi kullanamadıkları için yanlışları eleştirdiğim için bana düşman oldular. Bunu Aksaray biliyor ve herkeste her yerde konuşuyordu. Daha sonra bu konu genel merkeze iletilmiştir. Genel merkezde il teşkilatının istifasını istemiş ve teşkilat istifa etmemiştir.

     Onların genel merkezle bağlantısı olurda bizim olmaz mı? Konuyu yakinen takip ettiğim için aldığım duyumları sizlerle paylaştım. Hatta Darbe girişiminden bir gün önce görevden alındılar, ama darbe sonrası görevde kaldılar.

     Darbe sonrası yine istifa istendi, ama direnip etmediler. Bu sefer görevden alındılar, yazılar tebliğ edilmedi. Tebliğ edilmemesinin nedeni ise Fetö şaibesi olabilir düşüncesi ile bugüne kalındı. Ben bunları yazınca Karatay benim hakkımda suç duyurusunda bulundu.

      Suç duyurusu ise bu doğruları yazmamın dışında sanki ben vatanı satmışım gibi iddialar ortaya atılarak Savcılığa bildirildi. Bunu zaten sizlerle paylaştım. Son olarak Perşembe günü öğrendiğim duyumu bu sefer sizlerle paylaşmayarak sonucunu bekledim.

      Bu Perşembe günü Karatay´dan açıklama geldi. Aslında bu istifa Pazartesi Ak Parti´nin 16 yılı kutlaması günü gerçekleşti. Üç gün açıklama neden beklendi bu ayrı bir tartışma. Acaba durdurulabilir mi düşüncesi taşındı. Ama maalesef durdurulamadı ve açıklama yapma zorunluluğu ister istemez geldi.

      Elime kına yakar mıyım yakmaz mıyım, yoksa Ak Partinin bundan sonra önü açılır diye düşünüyorum. Ama ben bu kadar direnen ve koltuğa yapışık kalan bir yönetim görmedim. Eğer ışık deliği görünse idi tekrar aday olma ihtimali çok yüksekti.

      Benin en çok sevindiğim ise parti bir partilinin işyerinden değil de artık parti binasından idare edilir. Bu açıklama geldiğinde bir işyerinin açılışında idim. Orada kim İl Başkanı olur diye soruldu. Benim bir adayım yok, partiyi derleyip toparlayacak, herkesi kucaklayacak bir ağabeye ihtiyaç var dedim. Gerçekten de samimi düşüncem herkesi kucaklayacak bir ağabey olması.

       Milletvekilleri, Belediye Başkanları, partililer ve teşkilatla barışık bir il başkanı olması dileğimizdir. Hele şu gurupçuluktan tamamen uzak olmalı. Partinin ve şehrin geleceğini düşünen bir başkan olmalı.

      Hizmette il Belediye Başkanın yanına düşerek Milletvekilleri ile birlikte Ankara´da hizmet peşinde koşacak bir isim olmalı. Ben kimin adamı, kime yakın meselesi düşünmüyorum. On seçmenin ayağına gitmeyip vatandaşın verdiği oyu sahiplenmeyen bir başkan istiyorum.

      İlimiz ve Ak Parti adına inşallah hayırlı olur. Aksaray da birlik ve beraberliği sağlar. Gurupçuluktan uzak bir idarecilik sergilemesini düşünüyor ve böyle bir başkan görmek istiyorum.


17.08.2017 20:33:28

Erdogan Kaya

Sonuna kadar direndinde ne oldu?

Sonuna kadar direndinde ne oldu?