Gerçekten de tarih ilmi ondan öncede, ondan sonrada şimdiye kadar öyle bir sadakati yazmadı.

En doğrusunu Allah(C.C.) bilir amma bu teslimiyetten gelen sadakat kıyamete kadarda tarihlerin yazamayacağı bir sadakatti.

Öyle bir Hakka teslimiyet ve Ona olan imanlı bir sadakat tıki Rabbin elçisi olarak seçtiği kişiye olan güvenle ona ve onun yaptıklarına kayıtsız şartsız teslimiyetin adıydı.

Kimden bahsettiğimi anladınız sanırım.

Bahsettiğim kutlu kişi ?Allah(C.C.)´ım vücudumu o kadar büyüt o kadar büyüt ki bütün cehennemi ben kaplayayım diğer Müslümanlara yer kalmasın!!!? diyen.

 Peygamber Efendimize her zaman ve her şartta sadık kalan.

  Onun zorlu hicret yolculuğundaki yoldaşı.

  Sığındıkları Sevr mağarasında o kutlu nebiyi görmek isteyen yılanın ona zarar vereceğini sanarak  çıkacağı yere ayağını sokarak zehirlemesini bile umursamayacak kadar kendi  hayatını hiç umursamayacak kadar Kutlu Nebiyi seven kimdi?

 Tabi ki Hz. Ebubekir(R.A.) efendimizdi.

         O SÖYLÜYORSA DOĞRUDUR!!!

    Peygamberlerde dahil kendisine kadarki hiçbir Adem oğluna nasip olmayan ve kıyamete kadarda hiç kimseye nasip olmayacak olan Kutlu Miraç mucizesini yaşayan efendimiz ertesi gün yaşadıklarını anlattığında müşrikler o zamanlar dünya bölümünün bile gerçekleşmesi için gidiş ve geliş için en az 6 ila 8 aylık zamanda  bunun gerçekleşmesinin mümkün olması nedeniyle kendilerince efendimizin bir yalanını yakaladıklarını sandıklarından mal bulmuş mağribi gibi çok sevindiler.

    Bu olayın duyulmasından sonra sokakta rastladıkları Hz. Ebubekir(R.A.) efendimizi kendilerince dininden ve dolayısıyla Peygamberimizden soğutmak için Kutlu Nebiyi kast ederek;

     ?Duydun mu seninki(!) bir gecede Kudüs´e gidip oradan da 7 kat semaya çıkarak Allah(C.C.) la buluştuğunu söylüyor.? dediklerinde o ebedi teslimiyetinden gelen sadakatiyle hiç düşünmeden ?O Söylüyorsa doğrudur.? cevabıyla kendisine neden ?Sıddık? unvanın verildiğini ortaya koyuyordu.

   GELİŞEN İLİM MİRACIN DÜNYA BÜLÜMÜNÜ MÜMKÜN HALE GETİRDİ!!!

   O kutlu yolculuğun gerçekleştirildiği 1395 yıl önceki şartlarda bu yolculuğu normal şartlarda ortalama 6 ila 8 ayda gerçekleştirmek mümkün olduğundan müşrikler bunun olabileceğine inanmasalar da ilim geliştikçe bu kutlu yolculuğun olabilirlik payı da artıyor!!!  

   Tabiî ki   zaman içinde zaman, mekan içinde mekan Yaratan Ulu Mabudumuzun abdest  almak için ele dökülen suyun leğene düşmesi ile  oluşan dalgalandırması bitmeden o muazzam yolculuğun başlayıp tamamlanması insanların geliştirdiği ilimle elbet teki mümkün değil.

   Fakat günümüzün hızı 500 km´yi aşan treni ile veya uçakla akşamdan sonra Mekke´den Kudüs´e gidilip yine aynı gece Mekke´ye ulaşılması mümkün olduğundan bu kutlu yolculuğunu dünya bölümü nün gerçekleşmesi sağlanabilecek hale geldi.

   Tüm Müslümanlarla birlikte bu satırları yazan Mevla´mızın en edna kulununda Hz. Ebu Bekir(R.A.) efendimiz gibi bir teslimiyete kavuşması.

    Bu teslimiyetle geçmiş tüm hata ve günahlarımızdan Hulusi kalple tövbe edilerek ve bu kutlu geceyi en iyi şekilde idrak etmemiz.

     Bu samimi teslimiyetle Rabbimizin rahmetine  ve  Nebisinin ise şefaatine kavuşmamız  dileğiyle.

    Miraç Kandilimiz kutlu olsun.

    Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.

 


3.05.2016 11:17:28

Ali Genç

Sadakat´ın mükâfatı, ilmin onayladığı gece

Sadakat´ın mükâfatı, ilmin onayladığı gece