Her hangi bir yetişkin bayan veya erkekle yine ergenliğe yaklaşan bir kız veya erkek çocuğu ev ortamında veya her hangi bir yerde gözaltına alınsa.

    Bu gözaltındaki kişi ile kişilere gecenin ortasından itibaren kendilerine her hangi bir şeyi yiyip içmeleri yasaklansa.

     İçeride hiçbir yiyecek ve içeceklerde bırakılmasa veya yiyecekler ile içeceklerin bulunduğu dolap kırılamayacak kilit altına alınsa.

    Gece yarısından itibaren süren yasak sabah kahvaltısında devam ettirilse, yani acıkanlara sabahleyin de her hangi bir şeyi yiyip içmelerine izin verilmese.

     Bu kişi veya kişilere birde öğle yemeğide verilmese, ayrıca ’da gece yarısından öğle sonuna öğle ile ikindi arasında susuzluğunu giderici her hangi bir sıvıda verilmeyen hangi erkek veya kadın ile çocuk olursa olsun süzülür halsizleşir.!!!

       Aynı kişi veya kişilere akşama kadarda yemek ve su verilmese halleri ne olur?!!!

       Elbette ki ellerini bile kaldıramayacak kadar halsizleşirler.

         Bu kişi veya kişilere bu yasaklama günlerce hatta 1 ay boyunca akşamın karanlığından itibaren gece yarısına kadar yemelerine içmelerine izin verilse.

      Gece yarısından itibaren 30 gün aralıksız olarak devamlı güneşin batımına kadar ve yemek yememe ve her hangi bir sıvıyı içmeme  yasağı devam ettirilse.

     Bu yeme ve içmeleri engellenenler Gıdasızlık ve sıvı kaybının sebep olduğu hastalıklar nedeniyle iğne ipliğe dönmezler mi?!!!

AÇ KALININCA ZAYFILAMASI GEREKENLER RAMAZANDA GENEL OLARAK  NEDEN KİLO ALIP HASTALANMIYOR?  AKSİNE BİRDE KRONİK BİR ÇOK HASTALIKLARI İSE NASIL İYİLEŞİYOR?!!!

      Aristo’nun düz mantığına ve Darvin’in güçlü olanın mutlak hakimiyetine dayanan bu sabit gerçeğe rağmen nasıl oluyor da Ramazanda aç ve susuz kalan insanlar gıda ve sıvı yetmezliği nedeniyle zayıflamıyor.

    Bu gıda kaybından meydana gelebilecek hastalıklara yakalanmıyorlar?

    Bunun tam aksine birde genel olarak kilo alıp bir çok kronik hastalıkları ise iyileşiyor veya stabil hale geliyor?!!!

    Orucun düz mantığın ve Darvin izim ilmi gerçeği olmayan teorisinin aksine Vücudu besleyen gıda ve sıvıların alınmaması nedeniyle zarar değil aksine faydada sağladığı Tıp ilminin sayısız araştırmasıyla da ispatlandı.

    Bu konuda Amerika’da yayınlanan ve Burton Goldberg’in hazırladığı “Allternative Medicine” (Alternatif Tıp) isimli kitapta tedavi metotları adı altında ele alınan başlıklardan biri; oruç!!!

BAŞ AĞIRILARININ, HİPER TANSİYON’UN EN UCUZ TEDAVİSİ: ORUÇ!!!

     Oruç hipertansiyon, baş ağrıları, alerjiler ve artrit gibi pek çok hastalık durumu için maliyeti düşük ve etkili bir tedavi metodudur.

    Bedeni yiyecekleri sindirme işinde rahatlatarak, sistemin toksinlerden arındırılmasını hızlandırır.

     Görüldüğü gibi her şeyin sadece maddi olmadığı birde işin manevi yönü olduğu, eğer ki Aristo’nun Düz mantığı ve Darvin’in güçlü olanın hakimiyetine dayanan teorisi doğru olsaydı şu anda elinde  Dünyayı  onlarca defa yok edecek  kimyasal silahları bulunduran ve ekonomik olarak ta zengin olan ülkeler diğer insanları yok etmezler miydi?

      İnsanı ayakta tutan maddiyat kadar önemli olan maneviyatın en önemli kanıtlarından olan Orucun faydalarının milyonda birini dahi yazmadık, fakat yerimiz doldu.

    Tamamını olamasa da bu konudaki maksadımıza biraz daha yaklaşabilmek için Mevla’mız izin verirse yazımızın devamını çok önemli bir gelişme olmaz ise Salı günü kaldığı yerden yayınlayacağım.

     Gereği için takibi dileğiyle.

    Ramazan’ınız mübarek olsun.

     Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.

     Devamı Salı’ya.