Hadi gel yıkalım şu Süleymaniye´yi desen;                                                                                                                                                                   

      İki kazma kürek, iki de ırgat gerek,

      Ancak hadi gel yapalım geri şunu desen;

       Bir Sinan gerek, birde Süleyman gerek.

       Milli şairimiz Merhum MEHMET AKİF, Süleyman´ı, Sinan´ı ve Süleymaniye´yi zikrederken, bize ne anlatmak istiyor? İnanıyorum herkes adı gibi bilir ama gereğini yapmaz.

        Ülkemizde, devamlı din düşmanlığı anlatılıyor, bu asla doğru değil, kimsenin endişeye kapılmasına gerek yok dinin sahibi yaratandır. Gerçek, açık ve gizli yapılan DEVLET düşmanlığıdır.

        Hükumeti ve özellikle DEVLETİ yönetmekten sorumlu olanlar, DEVLET düşmanlarını görmek ve gereğini yapmak zorundalar. Görmezler veya görmemezlikten gelirlerse bir gün oturdukları koltukları altından çekilir, kendilerinin başına da neler gelir Allah bilir.

        Kim olduğunuzu unutarak, köklerinizden koparak, kürek ve kazmayı, iki gafile, iki haine, iki ajana DEVLET ?i yıktırtmayın; MİLLET´i böldürtmeyin diyor.

         1950 yılından bu yana, yaklaşık her ON yılda, DEVLET ve MİLLETİMİZİN başına, ne komplolar, ne hainlikler geldi.  68 yıl içinde, birçok hükumetler kurulmuş, birçok nutuklar atılmış. Ancak değişen bir şey yok.

         DEVLETİMİZİN bekası ve MİLLETİMİZİN birliği meselesinde, bir arpa boyu yol alınmış mıdır? Bayar ve İnönü çekişmesi ardından 1960 ihtilali devletin, fetret devrine sokulması, milletin net bir şekilde ikiye bölünmesi. İki kazma kürekle, ikide ırgat devreye giriyor ve yıkım görevine başlıyor.

         1960-1963 arası, fetret devri devam ediyor. BÜYÜK MİLLETİMİZ, 1963 seçimleriyle fetret devrini sona erdirerek, DEVLETİMİZİ toparlaması ve MİLLET birliğimizi sağlaması için tek başına Adalet Partisini iktidara getiriyor.

         Süleyman Demirel, bir taraftan ihtilalcilerle, bir taraftan İnönü ve Ecevit´le, bir taraftan özellikle Amerika ile uğraşarak, DEVLETİN gücünü artırmaya,  MİLLETİN BİRLİĞİNİ sağlamaya çalışıyor, kalkınmada büyük hamlelere imza atıyor.

          Cahiller, gafiller, hainler, yerli ve yabancı ajanlar, siniyorlar ama yine yıkım görevlerine devam ediyorlar. Yanı iki kazma kürek, iki de İRGAT yok edilemiyor, yıkım görevlerini yapıyorlar.

          DEVLET´ in güçlenmesi, MİLLET BİRLİĞİNİN epey sağlanması ve KALKINMA da dev adımların atılması, iç ve dış hainlerin özellikle Amerika´nın hiç işine gelmediği için düğmeye basıyor, iç ve dış MİLLET ve DEVLET düşmanları harekete geçiriliyor ve 1980 ihtilali yaptırılıyor.

          İKİ KAZMA KÜREK, İKİ DE İRGAT devreye giriyor, içinden çıkılamayan ne idüğü belirsiz milletimizin kültürüne ve DEVLET geleneğimize hiç uymayan 38 senedir de uydurulamayan ucube bir anayasa yapıp DEVLETİN gücünü zayıflatarak, içteki hainlerle dıştaki düşmanların eline büyük fırsat veriyor.

           İktidarlar değişiyor, liderler değişiyor, boş nutuklar atılıyor ne yazik ki pek bir şey değişmiyor, sadece kamplaşmalar, TÜRK DEVLETİNİ tanımayan unsurlar gelişiyor,  bölücülerin gücü artıyor, DEVLET krızı kapımıza dayanıyor. Velhasıl ÜLKE kendini 2002´de erken seçime zor atıyor.

             DEVLETİNE, TARİHİNE, KÜLTÜRÜNE bağlılığı genlerinden gelen BÜYÜK MİLLETİMİZ mevcut siyasetçilerin elinden yetkiyi alarak güçlü bir şekilde Adalet ve Kalkınma Partisine veriyor.

             Adalet ve Kalkınma Partisi, DEVLETE çeki düzen vermede, Millet birliğini korumada ve kalkınmada hamleler yapıyor. Bu gayretleri gören halkımız AKP ye desteğini devam ettirme noktasında daha da ileri gidiyor.

              Cahiller, gafiller, satılmışlar ve daha önemlisi iç ve dış ajanlar hemen harekete geçerek, Ak Partiyi kapatmaya kalkıyor, cumhurbaşkanlığı seçiminde anayasayı açıkça ihlal ediyor, üçte iki çoğunluk diyor. Yine, iki kazma kürek ve iki de ırgat devleti yıkmaya devam ediyor.

       Malum olduğu gibi, 15 Temmuz 2105 hainlerin dış güçlerle birleşerek DEVLETİ ele geçirme harekâtı, kahraman halkımız tarafından önleniyor. Bu son diyenler kesinlikle kendilerini aldatır.

       Ortalama her ON yılda ülkemizde,  yıkım, kargaşa ve karmaşa eksik olmuyor. EY, BÜYÜK MİLLET,  ne zaman uyanıp bu olanların sebep ve sonuçlarını düşünerek; Ülkeyin yıkımı için iki kazma küreğe, iki de ırgata fırsat vermeyeceksin? Dostunu düşmanını ne zaman göreceksin, çektiğin çile yetmedi mi?

        Partiler, tarafından kullanılmaktan ve kardeşine düşman olmaktan, ne zaman vazgeçerek MİLLET BİRLİĞİNİN, yıkımı için kazma kürek olmayacaksın? Ne zaman düşünen İNSAN olacaksın?

         Ülkede, çeşitli görevler yapan, Sivil Toplum Örgütleri ileTarıkat ve Cemaatler, ne zaman DEVLETİN en önemli varlığımız olduğuna, onsuz yaşayamayacağımıza, kayıtsız şartsız inanarak, Birinci MEÇLİS ÜYELERİ gibi birlik halinde başta ABD ye ve kim hak ediyorsa onlara haddini bidireceksin?

          EY TÜRK MİLLETİ; yönetimine,  acemi, cahil, gafil ve hainleri getirerek;  Ülkeyi sağcı, solcu, faşist, ırkçı, Kürt, Türk, Laz, Çerkez gibi suni gruplara ayırarak millet olma vasfımızı ve milli birliğimizi ciddi anlamda sarsıntıya uğratanları tasfiye edeceksin?

            Felakete, uçuruma, bölünmeye, birbirimize düşmeye gitmek kaçınılmazdır. Bunu frenliyecek bir kuvvete ihtiyaç var. Bu kuvvet; GÜÇLÜ DEVLET ve MİLLİ KÜLTÜRÜMÜZDÜR.

             Yeter artık, batıcı ve hurafeci, inkılapçı zihniyetten, vazgeçerek kendimize, özümüze, TÜRK-İSLAMA dönelim. Biati, taraf olmayı, militan olmayı bırakarak TENKİT ve ZEKÂ HÜRRİYETİNE saygı duyalım.

              İlme, irfana, okumaya, felsefeye önem vererek TÜRK RÖNESANSINI başlatırsak. Her türlü fitne ve fesattan kurtularak, Dünyadaki saygın yerimizi alırız.

             Bu millet, SİNANLARI, SÜLEYMANLARI, AKİFLERİ her zaman yetiştirir. Ararsa da bulur.

              Aksaray İlinde ki, DEVLET ve MİLLET BİRLİĞİ düşmanlarını, tespit ettirerek gerekli işlemlerin yapılmasını sağlamak, Milletvekillerimiz; CENGİZ AYDOĞDU, İLKNUR İNCEÖZ, RAMAZAN KAŞLI ve AYHAN EREL´e düşüyor.

               Bizde, vekillerin neler yapacaklarını bekliyoruz. İnşallah çok beklemeyiz.

                                                     HAYIR, OLA, MUVAFFAK OLA, MUZAFFER OLA.