Aksaray Üniversitesinin tarihinde akla ziyan 2 yanlış var!

  Yanlışın birisi çokça maddi ve manevi zarar verilerek hiç olmaması gereken kayıplara rağmen bertaraf edildi.

  Bertaraf edilen bu yanlış Üniversitemizin temeli olan sayıları iki elin parmağını geçmeyen ilimizin efsane siyasetçisi Orhan Aydın Bey tarafından 1987 yılında kurulan bu satıları yazan garibinde çorbada bir çimdik tuzu bulunan Meslek Yüksek Okulu da.

AKSARAY KAMPUSU AKLA ZİYAN BİR KARARLA KÖKLÜ SELÇUK ÜNİVERSİTESİNDEN ALINARAK YENİ KURULAN NİĞDE ÜNİVERSİTESİNE BAĞLANDI!

   Daha sonra açılan birçok fakülteleri de Selçuk Üniversitesine bağlı olarak açılıp eğitimlerini devam ettirmelerine rağmen ?Kendisi Himmet muhtaç dede kime himmet ede? sözündeki gibi akla ziyan bir kararla köklü Selçuk Üniversitesinden alınarak 1992 de kurulan Niğde Üniversitesine bağlanmasıydı!!!

 NİĞDE ÜNİVERSİTESİ YÖNETİMİ TARAFINDAN13 YIL BOYUNCA?AKSARAY´A NE AÇACAKSANIZ BİZEDE AÇILMASI KAYDIYLA ŞARTI VE FAKÜLTE VE YÜKSEK OKULLARIMIZIN KONTENJANLARININ AZALTILMASI BAŞTA OLMAK ÜZERE ÇIKARTILAN SAYISIZ ENGELLERLE ANAMIZDAN EMDİĞİMİZ SÜT FİTİL,FİTİL  BURNUMUZDAN GETİRİLDİ!

   Kendisine zorla bağlanan Aksaray´ın 56 yıl sonra ayrılarak il olmasını bir türlü hazmedemeyen,ayrılmamızla kaybettikleri rantlarının acısını Niğde Üniversitesine Aksaray´ın Meslek Yüksek Okulları´nın ve fakültelerinin bağlatılmasıyla çıkartıldı.

  Kamu oyunun çok iyi bildiği gibi Kampusumuzun oraya bağlı olduğu 13 yıl boyunca en başta kendi kam püsümüz ve ilimiz geneline açılması için milletvekillerimiz tarafından istenen Fakülteler ile Yüksek okullar veya kendimiz için gerçekleştirilmesi planlanan hizmetler için NÜ yönetimi tarafından ?Aksaray´a ne yaparsanız aynısını bize de yaptırmanız kaydıyla kabul ederiz(!)? dayatması olmak üzere  çıkartılan sayısız engellerle anamızdan emdiğimiz süt burnumuzdan fitil,fitil getirildi.

  2005 yılında dönemin milletvekilleri Ali Rıza Alaboyun, Ruhi Açıkgöz,Ramazan Toprak ve Ahmet Yaşar´ın  ve onları perde arkasında ve önünde destekleyen onlarca hemşerimizin maddi ve manevi çabasıyla kendi müstakil üniversitemizin kurulmasıyla bu sıkıntılar ortadan kaldırıldı.

MEVCUT KAMPÜS ALANI DÖVEN ÖKÜZÜ GİBİ KAYNAKLARIMIZI ÖĞÜTMEYE DEVAM EDİYOR!

   Fakat başımıza bela olmaya devam eden 2. olumsuzluk olan Kampus yeri halen kaynaklarımızı kelimenin tam anlamıyla döven öküzü gibi öğütmeye ısrarla ve her geçen gün artarak devam ediyor.

     Zeminin çürüklüğünün,toprağının aşırı tuzlu olmasının yanında su seviyesinin yakınlığı nedeniylede inşaat maliyetleri normal yerdekinin ortalama %50 fazlasına mal oluyor!!!

     KURUMASI İÇİN AĞAÇ VE ÇİM DİKİLİRMİ?

   2. sıkıntı yapılan yeşillendirme için başka yerden toprak getirilmesi ki! bu topraklarda oradaki çoraklı su ile sulandığından birkaç yıl sonra yeni topraklara ihtiyaç olabileceği gibi ağaçların büyümeleriyle köklerinin çorağa değmesiyle kuruyacaklar!!!

   Bu 2. olumsuzluğunda ortadan kalkması için bu günkü haberimizde de belirtildiği gibi burada yeni yatırımlardan vaz geçilerek mevcut yeşil alanların tuzlu suyun zararlarından korunması için ise en yakın yerden tatlı suyun bulunarak sulamanın bununla yapılmasının sağlanarak dikilen ağaçların kurumalarının önlenmesi.

    Dekanı atanan Tıp fakültemizin en kısa zamanda öğretim görevlilerinin atanmasının yanında eğitimini nde Fakülte binası yapılıncaya kadar merkez dersliklerde başlatılması ile birlikte sağlıkta tamlayıcı olunması için Diş Hekimliği Fakültesinin kararının da zaman geçirilmeden alınarak hizmete açılması çalışmalarına başlanması dileğiyle.

     Cuma´nız Mübarek Olsun.

    Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.