Malumunuz uzun zamandır kurak geçen kış geçen hafta sonu yağmurla toprağı ıslattı. Ardından bir anda kar başladı, karla birlikte herkes kendini sokağa atarak resim çekme yarışına girmiş. Sanki yıllardır kar görmemiş bir bölgede imişiz gibi karı gören objektife basıp resim çektirmiş. İnternete bir girdim eli resim çekmeye yakışan dostlar karlar içinde resim çekmişler. Çocuklar gibi sevinerek yerlere yatmışlar.

       Evde oturuyorum benim torun boynuma bir şey attı. Meğer kerata balkona çıkmış eline kar yuvarlamış getirip boynuma attı. Bende biraz şaka yollu üşüdüm gülmekten yıkıldı. Ne yapsın çocuk kış boyu kar görmemiş kar hasretini boynuma kar koyarak giderdi.

      Sonra balkona çıkıp baktım müthiş bir şekilde kar yağıyor. Eğer bu birkaç saat yağarsa eski karlardan bir kar olacağını tahmin etmiştim. Ama çok kısa sürdü ve kesildi, Rabbime şükürler olsun bizleri darda bırakmadan yağışa kavuşmuş olduk. İki gün boyu yağan yağmur hem çiftçimizinhem de hepimizin yüzünü güldürdü. İnşallah bunu devamı için dua edelim.

      Kar kesildi interneti açtım ve baktım birçok kişi karlar altında çektiği resimleri paylaşmış. Herkes mutlu ve çocuklar kadar sevinç yaşıyorlardı.

     İlkokul beşte okuyorum birinci yarı karnesi alacağız, sabah bir kalktık boyumca kar yağmış. Şimdiki gibi değil o dönemlerde telefon yok, ulaşım ise hiç yok. Eski magurus kamyonlardan bir kamyon olur, on köyün şehre gideceklerini köy köy gezip toplar götürür. Hele kış günü kamyonlar dondan çalışmaz altına ateş yakıp donu çözmeye çalışırlar.

      Yollar açık değilse zaten şehre gelip gitmek mümkün değil. O dönem birde ilçeyiz devletin greyderi ancak Niğde yollarını açar ilçelere hiç gitmez. Araçlar zaten o dönem kısıtlı yeterli değil. Karlar kendiliğinden erir kalkarsa şehre gelip gitmek mümkün olurdu.

      Adam boyu yağan karda herkes mahsur evden çıkamazdı. Sabah karne almaya gidemeyeceğiz diye endişe ediyordum. Rahmetli babam o dönem bizim köyde öğretmen bana karnemi kendisi getireceğini söyledi ama ben ille kendim almak istiyordum.

      Evlerde çeşme yok köy ortalarında belli yerlerde çeşme var sular oradan alınırdı. Rahmetli babam eline bir kürek alır çeşmeye yol açardı. Okula nasıl gideceksin dedi bende gitmekte direndim. Küreği eline aldı okula kadar yol açtı. Mahallenin çocukları ile beraber arkasına düşüp okula gittik.

     Gittik gitmesine de ayaklarımızda zaten naylon çizmeler var. Dizimize kadar kar dondu, sobanın başında karlarımızı eritirken her yer su olmuştu. Ama gözümüz hiçbir şeyi görmüyor karne sevincimiz vardı.

       O dönemler böyle karlar yağardı, açılan yollardan giderken kardan görünmez olurduk. 15 tatilin keyfini ise karda ve donan buzlarda kayar böyle çıkarırdık. Bizim köyün içinden ekecikten gelen suların üzerine tutan buzda kayardık. Şimdi aklıma geldikçe gülüyorum, altımıza aldığımız naylonla köyün üstünden cami önüne kadar kayardık. Buradan tekrar naylonu elimize alır tekrar oraya gider yorulmadan yine kayardık. Belki bunu 20 sefer yapardık. Şimdi düşünüyorum o soğukta neden erinmeden üşümeden bunu yapardık gülüyorum. Şimdiki çocuklar bunu yapsa anneleri izin vermediği gibi eve koymazlar.

      Acıkınca her tarafımız yaş içinde eve geliriz annemiz bir yufka içinde dürüm verir tekrar yine kaymaya giderdik. Ne hastalanırdık nede üşürdük, zevkli günlerdi o günler. Ha aklıma geldi yufkadaki dürümlerde ne vardı derseniz, ya kuru peynir, yada kuru fasulye olurdu.

Mayıs ayına kadar karlar kalkmaz her taraf bembeyaz olurdu. Karlar eridiğinde karın suları köyün içinden sel olur akardı. İnsan o günlerle bugünü düşünüyor da teknoloji doğanın dengesini bozmuş olmalı ki, memleketimizde kuraklıklar başladı. Ama bu yağan yağmur ve karada şükür diyoruz. Yani artık karlar fotoğraflık olduonu düşünüyorum. Egedeki torunlar kar görmezler, ben oraya gidince kar getirdin mi diye soruyorlar. Herhalde bizde öyle olacağız, kar arasak şaşmayalım.


28.01.2014 00:00:00

Erdogan Kaya

Herkes kar resmi çekmiş

Herkes kar resmi çekmiş