Gazetecilik mesleğimin 43 yılını doldurmuşken bu güne kadar hiç bir kimse beni mahkemeye vermemeişti. Son 5 yıla kadarda ben hiç bir kimseye dava açmamaıştım. Ya bizde bir değişiklik oldu, yada okuyucu değişti. 5 yıl içinde yazılarımdan dolayı bana hakaret ederek kişilik haklarıma saldıran 5 kişiye dava açtım beşi de gerekli cezayı aldı. En son Mardin Üniversidesinde görevli Yrd. Doç. Zekai Erdal hakkında suç duyurusu yaptım aldığı ceza 10 Eylülde kesinleşti. Birde Ak Parti eski il Başkanı A. Kadir Karatay kendisine hakaret ettiğim gerekçesi ile bana açtığı davayı kaybetti.

Önce Karatay ile ilgili konuya gelelim, ? alınırken alındılar? başlıklı bir yazıyı kaleme almıştım. Bu yazımdan dolayı kendini haklı çıkarmak için bana dava açtı. Neden o yazıyı yazmıştım, çünkü 15 Temmuz darbesi imdadına yetişmiş ve zorunlu olarak görevde kalmıştı.

Onlar kimi aldırıyordu, Sayın Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgıyı Fetocü iftirası ile el altından iftira atarak koltuğundan indiriyorlardı. Yazgı aday olur olmaz ama fetöcu olmadığı ile ilgili her yerde ona şahitlik ederim. Neticesi ne oldu beni mahkemeye verenler günleri dolmadan alındılar seçime kadar geçici olarak göreve devam ettiler.

Kendileri giderken Yazgı hala görevi başında güzel hizmetler etmeye devam ediyor. Dün beni mahkemeye veren zihniyet oturup kalkacak arkadaş bulamıyor, kimsede selam vermiyor. Ama ben zati muhterem aynen göreve devam ediyoruz. Yani biz ayaktayız onlar piyasadan koptular. Ha bununla kalacakmıyım şimdi mahkeme sırası bana geldi.

Birde kendisini bilim adamı olarak tanıtan ve kendisini inanın hiç görmediğim Mardin Üniversitesinde görev yaptığını öğrendiğim Zekai Erdal kardeşim kendisi nereli inanın onu bilmiyorum herhalde beni eleştirip hakaret eden bir 15 yazı yazdı.

En sonunda Erdoğan Kaya 1 Erdoğan Kaya 2 numaraları ile herhalde yedi sekiz yazıyı art arda yazdı. Her halde benim adımı kullanarak şöhret olmak istiyordu. Ama şöhret olmak yerinde mahkeme tokmağına kafasını çarptı.

Bizler tarihçi olmayabiliriz, o zaman tarihçiyim diyenler ne yapıyor? Yavuz Bahadıroğlu bir tarihçi değil. Ama ne kadar yazdığı tarihi eser ve devlet adamları var. İşte Aksaray Belediyesi 33 Kültür festivaline gelen tarihçileri dinledik. Tarihçi diye bunlara denir, oturuşuyla duruşuyla, konuşması ve yaklaşımı ile yabancı tarihçiler Aksaray´ı anlattı.

Ama ne hikmetse eserleri ile kendisinden bahsettiremeyenler kendi hemşerilerine söverek ve hakaret ederek onlara doğruları göstermeye çalışmışlardır. Nasıl bir bilim adamlığı ise, edep ve terbiyeden uzak. O süreçte inanın muhatap alıp bir satır yazmadım.

İşte bu zatı muteremde bana bir bilim adamlığından uzak, hakaret ve kişilik haklarıma saldırdığı için kendisene dava açtım. Hukuk aradı buldu ve kendisine gerekli cezayı verdi. Şimdi sırada tazminat davası var, onu açacağım.

Benim dışımda çok çirkin usluplarla bilim adamlığı dışında bazı idarecilerimize de saldırır yazılar yazdığını duydum. Saldırıya uğrayan arkadaşlara tavsiyem bu arkadaşı onlarında mahkemeye vermesini tavsiye ederim. Çünkü herkes yerini ve haddini bilmeli.

Bu nedenle ben bana hakaret edenlere cevap vermem, cevabı mahkemede verrim. Aynen bu 6 kişi ile ilgili olduğu gibi. İnsanlar eleştirebilmeli, eleştirirken kişilere kaharet ve kişilik haklarına saldırarak değil. Bu tür haddini aşanlar artık gerekli cezalarını hukuk yolu ile alacaklar, almalıdırlarda.


25.09.2018 21:45:33

Erdogan Kaya

Herkes ettiğini çekecek

Herkes ettiğini çekecek