Gerçektende kendi gözlerimle görmeseydim.

Kulaklarımla söylediklerini duymasaydım.

Birkaç kelime veya cümleyle de olsa karşılıklı diyaloga girmeseydim kendisiyle ilgili anlatılanlara kolay,kolay inanmazdım!

Nasıl inanayım ki toplam olarak 1 saate yakın bir zaman içinde direk ve dolaylı olarak aynı anda onlarca ve toplamda ise yüzlerce kişiyle diyalog kurdu.

Aynı anda hem oturduğu protokol yerindeki Meslek Odaları, STK mensuplarıyla ilçe ve belde Belediye başkanlarıyla,İlçe  ile Belde teşkilat başkan ve üyeleriyle görüştü.

   Hem de bariyerin ardında bulunan geneli bayan olanlardan kendisini çağıranlara,öven,fotoğraf çektirmek isteyenleri de,şehit yakınlarını da,hükümetten talepte bulunanları da duyup söylediklerine teker,teker bire,bir  cevap verirken, birlikte fotoğraf çektirme isteklerini de yine aynı şekilde birer,birer yerine getirmeyi de ihmal etmedi.

    Aynı anda da bir taraftan Bakanlarla,Ak Parti Grup Başkan vekili ilimiz milletvekili İlknur İnceöz´lede görüşmeye, hem ona gelen istekleri görüşmeye,hem de bakanlarla arasında geçen diyalogların bazılarına gülmekten de geri kalmadı.

    Hatta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak,Şehircilik ve Çevre Bakanı Mehmet Özhaseki ve Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı  Hayati Yazıcı´nın  üşümeleri nedeniyle dizlerine Bakan Özhaseki´nin  boyun atkısıyla örtmeye çalışırken kendisinin üşümemesi nedeniyle delikanlılığını belirttiğim sözlerimi bile o curcunada duyup hem bana cevap verdi,hem de bakanların dizlerini örtmelerine tebessüm etmesine de bizzat şahit oldum.

   Şahit olduklarımı ise tarihe not düşmek maksadıyla bu satırları kaleme alıyorum.

41 YILDA GÖRDÜKLERİMİN TOPLAMINDAN FAZLASINA 1 SAAT´TE ŞAHİT OLDUM!

 1976 yılından günümüze kadarki Aksaray´da ve Niğde ile Yozgat ve Ankara´da Turgut Özal, Bülent Ecevit,Süleyman Demirel,Necmettin Erbakan,Erdal İnönü,Mesut Yılmaz ve Tansu Çiller´i partilerinin mitinglerine gelişleri ile mitinglerdeki konuşmalarında ve mitinglerin bitiminden sonra ayrılmalarına defalarca şahit olan.

    8. Cumhurbaşkanımız merhum Özal´ı ise mitinglerinin yanında Bor Şeker Fabrikası açılış törenine gidişinde Aksaray´dan itibaren takip eden tören sonrası verilen yemekte yan tarafında oturan,Aksaray´ın Vilayetlik kanununun kabul edilişi ve ilk Valimiz merhum Rıdvan Yenişen´in göreve başlaması törenleri esnasında da gören.

   Süleyman Demirel´ide  mitinglerinin,partisinin 1977´deki genel kongresinde ,başbakan olarak tebrike gidenlerin içinde olmamın yanında Avni Kavurmacıoğlu´nun cenaze Namazı öncesi,Namaz esnasında ve  Ulu camiden Ervah kabristanlığına kadarki yürüyüş ve defin işlemleri boyunca,ayrıca yasaklıyken kalbi delik olan bir bayanı kendisine bildirmem üzerine onun ameliyatını da üstlendiği Sadi Öztürk´ün evindeki misafirliği de takip eden.   

    Alpaslan Türkeş´ide ilimiz ve çeşitli illerdeki mitinglerinin yanında Erciyes dağındaki kurultayda ve  Genel merkezdeki kabullerinde gören ve görüşen.

    Bülent Ecevit´i yasaklıyken eşi Rahşan hanımla yarım gün boyunca Taşpınar beldesinde yaptığı toplantı ve sonrasında Ankara´ya dönünceye kadar yanında olan.

    Erdal İnönü ile ilimize yaptığı bir ziyaretinde geceyi Aksaray´da geçirdiğinde saatlerce Ağaçlı tesislerinde yanında bulunan.

   Mesut Yılmaz´ı  Partisinin mitinglerinin yanında 2000 yılında önce grup toplantısında,ardından ise neredeyse gün boyu Mecliste Aksaray´dan Orhan Aydın başkanlığında giden partililerle beraberken görüşen konuşan.

   Yine 1984-94 yılları arasında Almanya Cumhurbaşkanlığı yapan Richard von Waizsaker´in bu makama gelmeden 1 sene önce Berlin Belediye Başkanıyken 24 saat o zamanki Aksaray´ın Kaymakam ve Belediye başkanı Fahri Büktel´in misafiri olarak şehrimize gelişi ile bir gece kaldığında geldiği andan ayrılışına kadarda hareketlerini takip eden olarak her bir liderin ayrı ayrı,artı ve  eksilerine şahit oldum.

   Fakat 10 Şubat Cuma günkü mütevaziliği bununla da yazının girişinden itibaren de belirttiğim gibi her yere yetişme ve herkesin sorduğuna bir cevap verme,taleplerini alma enerjisini 41 yıllık mesleğim boyunca şahit olmadım.

  Bizzat kendi gözlerimle görüp,kulaklarıma şahit olduklarımdan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın Başbakan Binali  Yıldırım´ı neden bu kadar sevdiğini,değer verdiğini daha iyi anladım.

   Sayın Yıldırım´ı bu enerjisi ve alçak gönüllüğünden,vefası ve samimiyetinden dolayı kutluyor.

    2019 Kasım´ında aynı günde yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Seçimlerinin sonuna kadarda makamında kalarak yetki ve sorumluluklarının gereğini yapmasını.

    Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonraki görevinde de Milletimizin birini bin edecek hizmetlerine  ivme  kazandırarak yerine getirmesini bekliyor.

    Bu kutlu yolculuğun neferi olarak Türkiye Cumhuriyetinin son Başbakanlığı görevinde Mevla´mızdan bu enerjisini,samimiyet ve vefasını arttıracak sağlıklı uzun ömürler ihsan etmesini, Cumhurbaşkanı Erdoğan´la ve dava arkadaşlarıyla nöbetin 2019´un Kasım´ında teslimine kadar da her zaman ve her şartta birlik ve dirliğimizin korunması çerçevesinde görevlerini sürdürmelerini diliyorum.

    Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.  

 

 


15.02.2017 00:02:23

Ali Genç

Görmeseydim inanmazdım

Görmeseydim inanmazdım