10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününde  ?Kaşıkçı Gazeteciler? başlıklı yazımda belirttiklerimde %100 haklı olmama rağmen bazı meslektaşlarım ve mesleğimizin çatı kuruluşları tarafından kaşıkçılar ayıklanacağına meslekten dışlanacaklarına aksine bana serzenişte bulunuldu.

      10 Ocak 2017 Salı günü Aksaray Yenigün gazetemizdeki? Bana Göre? köşemle Aksaray Haberci İnternet Sitesindeki köşemde yayınlanan bu yazım arşivlerde duruyor isteyenler açıp okuyup Hakkın rızası için yazdıklarımda haklı veya haksız olduğuma karar versinler!

        BASIN BAYRAMINI KUTLAMAYI HAK ETMİYORUZ!

   Şimdi gelelim 1876´da ilk sansürsüz gazetelerin yayınlanması nedeniyle her yıl bu gün kutladığımız Sansürün kaldırılması yıldönümünde kutlanan Gazeteciler Basın Bayramına!

    Bu konuda elimde Türkiye genelindeki meslektaşlarımızla ilgili bir istatistik olmadığından ülkemiz genelindeki meslektaşlarımızdan % kaçının bu bayramı tam hak edip etmediğini bilmiyorum.

    Fakat Net ve kesin olarak söylüyorum! istisna, hatta çok, çok istisnanın dışında kalan Aksaray´ın medya kuruluşları ve mensupları haricindekilerin  genel ekseri sinin bu gün basın bayramını kutlamaya hakları yok!!!

     Mesleğimizin tekniğini bilen, bunu da samimiyetiyle birleştirip özelde Aksaraylı hemşerilerimizin, genelde ise ülkemiz ve tüm insanlığın hayat standardını yükseltmek için dişlerini tırnaklarına takarak gece ve gündüzlerine katanlar dışında kalanlar öncelikle ve kesinlikle gazeteci olmadıklarından bu bayramı kutlamaya hakları yok.

    Mesleğimizin gereğini yapan istisnanın dışında kalanlar haricindekiler ise gazetecilik yaptığını sanan, akmayan, kokmayan, ne şişi ne kebabı yakmayan ?Kuru kalabalıktır.?

    Nedenine gelince bunlar ne gazetecilik tekniğini, ne haber yazma kalıbını, ne ilimizin tarihini, coğrafyasını, kültürünü ve siyasetini biliyorlar, nede memleketin meseleleriyle bunların bertaraf edilmesi ve çarelerini belirtme konusunda bir çabaları var!

186I-1920 VE 1933-89 YILLARI ARASINDAKİ 115 YIL SÜREN 2 İLÇELİK PRANGASINA ÇARPTIRILMAMIZA SEBEP OLAN AKSARAY-ULUKIŞLA TREN HATTI KONUSUNDAKİ EN YETKİLİ AĞIZLAR TARAFINDAN EN SON BU SENENİN 10 ŞUBAT GÜNÜ VERİLEN SÖZLERİ KAÇ GAZETECİ TAKİP EDİYOR?

  Tam olarak 11Bin 17 yıllık bilinen geçmişiyle şehirlerin atası olan.

   Yeryüzünde akla gelen ilim ve teknolojinin gelişmesini sağlayan onlarca ilkler ve teklerin merkezi, iyi insanlar ve zaferler diyarı.

    Yer yüzündeki 3 semavi dinin nadir merkezlerinden birisi olma özelliğine sahip, Selçuklunun şanlı başkenti, tarih boyunca Antik İpek ve Kral yollarının kesiştiği yer olması nedeniyle ulaşımda kadim tarihin dünyadaki en önemli merkezlerinden olan Aksaray´ın hiç hak etmediği, asla ve asla da hak etmeyeceği orta başlıkta tarihlerini verdiğim zaman dilimlerinde toplam olarak 115 yıl yeryüzünden silinmesine sebep olan 2 ilçeliğinin ana nedeni hiç kuşkusuz Tren hatlarının dışında kalmamızdır.

     Bu olumsuzluğun bertaraf edilmesi için 2004´den itibaren verilen vaadin takibi.

     Bu konuda gerekli sözlerin en yetkili ağızlardan alınması için 26 Mayıs 2011´de ilimizi ziyaret eden O zamanki Başbakanımız Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın geldiği gün sürekli kendileri ile ataları ve ecdatları için dua ettiğim ilimizin2 gazeteciler cemiyetimizin başkanları Ali Südemen ve Celil Acar´ın samimiyetleriyle teklifimi kabul etmeleri.

   Bunun üzerine bu konuda yazdığım haberin o zamanki ilimiz merkezinde yayın yapan 13 gazetenin 2 si dışındakilerde yayınlanmasından sonra bu konudaki birkaç samimi meslektaşımızın dışında istikbalimizin olmazsa olmazı olan ve etüt proje çalışması tamamlanan.

    Eylül´de ihalesinin yapılması ve yıl içinde de inşaatına başlanması konusunda 10 Şubat günü Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım´ın i ilimiz ziyaretinde sözü verilen hat konusunda da çabası olan medya kuruluşu ve mensubu var mı?!!!

    Varsa bunların kurum ve gazeteci olarak sayısı kaçtır ?

 AKSARAY´IN CAN DAMARI E.90 ?ININ İŞLEVİNİN DEVAMINI GÜNDEME GETİREN TAKİP EDEN VARMI?

    Bilindiği gibi Başbakan Binali Yıldırım´ın 16 Nisan referandumu öncesi  Niğde ziyaretinde belirttiği can damarımız olan E.90 Karayolunu devre dışı bırakacak olan Ankara-Pozantı Otobanın ihalesi Referandumdan 2 gün önce 14 Nisan 2017 günü ?Yap İşlet Devret? yöntemiyle yapıldı.

    Bizimle birlikte Şerefli Koçhisar, Kulu, Cihanbeyli, Haymana, Ereğli, Altunhisar ve Ulukışla´nın da can damarı olan E.90 Karayolunun bu projeden en az şekilde etkilenmesi ve doyasıyla bizimle birlikte aynı güzergahta bulunan yerleşim yerlerine olan getirilerinin de bundan en az şekilde etkilenmesi konusunda birkaç medya kuruluşu ve mensubu dışında çabası olan oldu mu?

 KENDİMİZİ VE SAHİP OLDUKLARIMIZI İNKÂR EDEN MECBURİ YÖN?GÖREME? VE ?KAPADOKYA 70 KM(!)? UCUBELERİNİ GÖREN KALDIRTILMASI İÇİN UĞRAŞAN KAÇ GAZETECİ OLDU? !!!!!!!!!!!!!!!

      2009´un Eylül ayında benim görüp ?Burası Nevşehir Değil?? başlığıyla Aksaray Yenigün Gazetemizde haberleştirdiğim ve 2011 yılına kadar ise 1 milletvekili,2 İGM Meclisi üyesini götürüp gösterttiğim, dönemin İGM başkanına ve dönemin Valisi ile Belediye başkanına da bilgisini verdiğim.

    Ayrıca ilimizin Meslek Odaları ve STK yetkililerinin tamamına, o zamanki Kültür ve Turizm il müdürüne, Ihlara ve Güzelyurt Belediye Başkanlarına da kaldırılmalarını ısrarlı şekilde istediğim levhaların kaldırılmasını dileyen isteyen kaç gazeteci oldu?

 Bu bizim için yüz karası olan şehrimizin en önemli giriş ve çıkışlarına Aksaray ilimiz genelinde sanki gezilip görülmeye değer hiç bir tarihi  ve turistik yer yokmuş gibi gelip gidenleri mecburi yön olarak? ?Göreme? ´ye yönlendiren levhalar konusunda 2009´un Eylül´ünden 2011 Haziran´ına kadar  o zamanki yukarıda bir kısmını belirttiğim ilimizin atanmış ve seçilmişleriyle Meslek Odaları ve STK´larına iletilenlere istisnanın dışında kalan kaç  Medya kuruluşu veya mensubu oldu?!!!!

     Daha önce bu konuda defalarca teferruatlı şekilde yazdığım gibi bağrımıza saplanan hançer misali bizim değerlerimizi yok sayan, kendi, kendimizi inkar eden mecburi yön bu ?Göreme? levhalarının ilimizin yiğit bir evladı olan il birim amirinin yönlendirmesiyle Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Doğan Beyle ikimizin gözetimimizde değiştirildi.

    Tam bu hançerlerden kurtulduğumuza sevinirken bu defada şehrimizin girişine hem de en önemli Meslek Kuruluşumuzun mandırasının yakınına yine bizi ve sahip olduğumuz tüm tarihi ve turistik eser ve yerlerimizle birlikte tarihi kadim geçmişimizi de yok sayan.

    Bu geçmişte binlerce yıl içinde oluşturulan yer altı ve üstü değerlerimizi de toptan yok sayan Çanakkale Gezisine birlikte gittiğimiz gazetecilerin tamamı tarafından dönüşte görülen ?Kapadokya 70 Km(!)? totemi ucubesi kondu.

   Tüm tarihi kaynaklarla birlikte Tarihçi İbrahim Hakkı Konyalı merhum tarafından da yazılan ?Abideleri ve Kitabeleriyle Aksaray Tarihi? isimle eserinde merkezi Kapadokya bölgesinin Kulu civarından başlayıp ilimizin tamamını içine aldığını belirtilmesine.

   İslam öncesi ilimizin tamamen bu ülkenin Kralı tarafından imar edilerek kendi isminin verildiğinin yazılmasıyla ve sahip olduğumuz o devlete ait tarihi yer altı ve üstü eserleriyle Aksaray´ın bu konudaki konumu tescilleniyor.

   Bu kesin tarihi ve coğrafi kanıtlar ile fiilen sahip olduklarımıza rağmen yine bir yiğit bürokratımızın siyaset kurumunun da desteğini yanına alarak bu ucubenin kaldırılmasını sağlayıncaya kadar istisnanın dışındaki kaç medya mensubu ve medya kuruluşu oldu?

    Yukarıda örneklerini verdiklerimin dışında ilimizin sahip olduğu değerlendirilmeleri halinde her biriyle amiyane tabirle köşeyi döneceğimiz yer altı ve üstü zenginliklerimizin, tarihe şan veren geçmişimizin ve bu geçmişimizde şekillenen kültürümüzün bilinmesi konusunda da çabaları olmayan sadece resmi kurumlar ve Meslek Kuruluşlarıyla STK´lardan gelen bültenleri bile haberleştirmeden ?Kopyala yapıştır? şekliyle yayınlayan ve olumsuzlukları görmezden gelenler kuru kalabalık Gazeteci değil de nedir?

    Yazının girişinden itibaren belirtiğim ilimizin ana ve tali meseleleri ve bunlar nedeniyle yaşanan ve gerekli tedbirler zamanında ve yerinde alınmaz ise yaşanacak sıkıntıların engellenmesi için tüm atanmış ve seçilmişlerle birlikte Medya organları ile mensuplarının tamamının da kaşıkçılığı ve kuru kalabalık olmayı bırakarak ölü toprağını üstlerinden atmaları.

    Yedikleri ve içtikleriyle soluduklarını hak etmek için görevlerinin gereğini bi hakkın, yani en iyi şekilde yerine getirmeleri dileğiyle Çalışan Gazeteciler Bayramı gerçek gazetecilere Kutlu, kuru kalabalık yapanlara ise haram olsun.

   Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.

 


24.07.2017 00:10:41

Ali Genç

Gazeteci Değil! Kuru Kalabalık!

Gazeteci Değil! Kuru Kalabalık!