Geçtiğimiz günlerde bazı okullarımızda yardımcı destek kitabı zorlaması ile ilgili iki yazı kaleme almıştım. Bu yazımdan sonra alınan bazı okul idarecileri beni düşman ilan etmişler. Valla sizin beni düşman görmeniz hiç önemli değil, umurumda da değil. Bende bir eğitimci babanın çocuğuyum. Hem de ülkede sayılı öğretmenlerin olduğu bir dönemde görev yapmış Eğitmen Şevket Kaya´nın en küçük çocuğuyum. Üstelik tebeşirin tahtanın zor bulunduğu dönmeler de bizlere beton üzerinde Fasulye ile yazı yazdıran eğitimcinin çocuğuyum.

Ben hiç bir zaman Öğretmenlerin düşmanı olmadım. Olmamda mümkün değil, üstelik bu yazıları yazdıktan sonra Ak Partiye yakın bir çok öğretmenden teşekkür aldım. Hatta kendilerini bir sıkıntıdan kurtardığımı söylediler.

Eğitim Bir-Sen Başkanı Sayın Murat Günaydın hocamla da bu konuyu iki sefer konuştum. Murat hocam kendisine göre haklı olabilir. Elbette bulunduğu konum itibarı ile meslektaşlarını koruyup kollamak durumundadır. Üstelik kendisini sevdiğim ve muhabbetim olan bir Başkandır.

Ben okullarımızın ve Eğitim camiasının düşmanı olsa idim farklı kesimlerden bana özel verilen bilgileri yazarak Eğitim camiasını eleştirirdim. Benim maksadım burada bazı kişisel menfaatleri için öğrencileri yardımcı kitap ve kırtasiye alımı için belli yerlere teşvik edenlerdir. Yoksa benim diğer Eğitim camiaları ile hiçbir problemim yoktur.

Üstelik ben inanmadığım ve düşünceme ters verilen bilgileri de köşeme almam. Bir aile içinde bile özel sıkıntılar yaşanıyorsa koca camialarda fevkalade yaşanabilir. Bunu o camianın tamamına mal etmek doğru bir düşünce değildir.

Efendim bir okul idarecisi çocuğunu Belediyenin seyahatine göndermişte, başkasının çocuğunu göndermemiş. Bunlar basit ve özel kişisel sorunlardır. Kendisinin yanında bir çocuğunu bunu söyleyenler olsa oda götürürdü. Hatta bu konumda olan diğerleri de yapardı.

Benim burada acizane dile getirdiğim olay ailelere ek yük getirmeye. Devlet ders kitaplarını bedavaya verirken ailelere ilaveten bir öğrenci için 600 ile 1000 lira arasında ek masraf çıkarmaya benim itirazım.

Buna birkaç çocuğu olanı ilave edersek rakamı siz düşünün. Test için fotokopi çoğaltarak öğrencilere dağıtılarak da yapılabilir. İşin kolayına kaçılmasına ve ek masraf çıkarılmasına benim itirazım. Bunu bütün öğretmenlere mal etmenin bir mantığı olmasa gerek.

Geçen hafta içi Sayın Valimizle bu konuyu görüşmek istedim ama başka programları olduğu için denk gelemedim. Mesela Kırşehir de Valilik Özel idareden bütçe ayırarak okullara ek test kitapları dağıtmış. Bu bizim ilimizde de yapılarak bir külfet kaldırılabilir.

Sayın Valimizin hassas ve bu tür konulara duyarlı olduğunu biliyorum. İnşallah kendisi ile görüştüğümde konuyu ileteceğim. Öğrencilerin başarılı olması için illede ek ders kitapları gerekli ise bunu bu şekilde veya başka bir şekilde çözülebilir.

Murat Günaydın hocamın anlattıklarına göre kendileri de haklı olabilirler. Aksaray´ın diğer illere göre başarı çıtasının yükseltilmesi için bu tür çalışmalar gerekli olduğu bize iletildi. Ama ailelere ekonomik sıkıntı çıkararak halledilmesi velilerin sızlanmalarına neden olduğunu herkes bilmektedir.

Burada bazı kırtasiyelerden özellikle alım yapılmasına zorlanmamalı. Hele kitap dışında öğrencilerin eline liste verilip şu kırtasiyeden alacaksınız talimatı aklı karıştırmaktadır. Bazı arkadaşların yakın olduğu ve gayri resmi ortaklığı olduğı kişiler eğitim camiası tarafından da bilindiğini bilmeyen yoktur.

Yoksa bizim tüm eğitimci camiasına karşı olmamız mümkün değildir. Bende bir eğitimci çocuğuyum, bunu düşünmek akla ziyandır. Üstelik bizde o camialardan eğitim aldık.


2.12.2017 19:59:49

Erdogan Kaya

Eğitimciler düşmanım değil

Eğitimciler düşmanım değil