Yazımın başlığının içindeki okka kelimesi eskilerimizin deyimi ile kilo anlamına geliyor. Dürüstlük sanki kilo ile satılıyormuş gibi paçasındaki pisliklere bakmadan başkalarına dürüstlük dersi verenlere çok şaşırıyorum. İnsanlar başkalarına çamur atarken önce aynada kendisine bakacak. Sonra başkalarının durum ve davranışına bakacak. Bazen insan başkaları hakkında konuşurken konuştuklarının daha beteri ve berbat hali kendisinde var mı yok mu önce ona bakmalı. Başkasına dürüstlük dersi verenin üzerini silkelesen kırk yamalıklı pislik dökülür.

      İnsan en çok ulaşamadıklarına ve elde edemediklerine düşmandır. İnsan nefis taşıyor, hiç tanımadığı ve görmediği kişilere bile ondaki güzel haslet ve marifetleri görünce bende neden yok diye ona düşmanlık yapıp kin besler. Hâlbuki ben neden onun gibi olmayım diye kendisini düzeltmek yerine tanımadığı kişilere akılsızca düşmanlık yapıp karalama politikası yaparlar.

      Elbette insanoğlu beşer hepimizin az veya çok hata ve kusurları vardır. Yok diyen külliyen yalan söyler ve kendisi ile çelişir. Bazen bakıyorum bazı insanlar dürüstlükten dem vururlar. Benim rahmetli bir hocam vardı Allah rahmet etsin, ? durmadan dürüst olduğunu anlatan ve kendisini öven kimse mutlaka hırsızlığa veya sahtekârlığa zemin hazırlıyor? derdi.

      Bir insanın ne derece dürüst olduğunu kendisi değil onu tanıyanlar ve görenler bu kararı vermeli. Eğer bu toplumda yaşıyorsak az çok herkes birbirini tanıyor. Dürüstlükten dem vuran bazı zatı âliler ellerine fırsat geçsin ne boynuz koyar ne kulak. Dürüstlükten dem vuranlar önce kendilerinin altındaki okkalı pisliklere bakmalılar.

       Anlayan kendisini az çok anlamıştır ve umarım önce kendisine çeki düzen verir. Yoksa bizimde bildiğimiz çok şeyler var çuvalın ağzı açılırsa çırparız ne yılan kalır nede çıyan, girecek delik arar, edepli olursa sevinirim. Başkalarına çamur atmak yerine kendi çamurlarını temizlesinler. Ben daha fazla lafı uzatmıyorum dürüstlükle ilgili okkalı sözlerle sizi baş başa bırakıyorum.

      Para için değerlerini satanlar kadar parayla her şeyi satın alabileceğini zannedenler, bir gün aldıklarının da sattıklarının da para etmediğine tanık olurlar.

       Bazen fırça, pürüzleri düzeltmek ve üzerimizdeki tozları ve lekeleri gidermek içindir.

       Dürüstlük ve erdem, kişiler ve kişisel çıkarlar değil değerler üzerinden verilen mücadeleyle gerçekleşir.

       Dürüst bir kadının güzelliği ateşe benzer; yaklaşmayana hiçbir zararı dokunmaz. (Cervantes)
       Dürüstlük; tek başına kalsa bile kartallar gibi yalnız uçmak, ama dosdoğru yoluna azim ve kararlılıkla devam etmektir.
        Dürüst insan kendine hakim olabilmek için sürekli kendi kendisiyle mücadele halindedir.
        Dürüstlük; her yerde, her zaman ve her konuda, kendi aleyhimize de sevdiklerimizin aleyhine de olsa, sadece doğruların ve dürüstlerin yanında, yanlışların ve yanlış yapanların karşısında yer almaktır. (Nisa/135)
        Eski dost düşman olmaz olsa da dürüst olmaz. Aralarında ufak tefek dargınlıklar olsa bile eski dostlar birbirlerine düşman olmazlar, yeni kazanılan dostlarla arada henüz sıkı bir bağ oluşmadığı için bu durum söz konusu değildir
        Dürüstlük pahalı bir mülktür ucuz insanlarda bulunmaz
       Dürüst insan her zaman gerçeği söyler, akıllı insan ise yalnız zamanında. (Bernard Shaw)
       Dürüst insanın hem bedeni hem ruhu rahattır.
       Dürüstlük taslayan insanlar, kusurlarını başkalarından ve kendilerinden gizleyenlerdir, gerçek dürüst insanlarsa bu kusurlarını iyi bilen ve itiraf edenlerdir. (François de La Rochefaucauld)
       İnsanların hem içi, hem de dışı temiz olmalıdır.

        Dürüst olmak cesaretini gösteren kimse, hiçbir zaman yalan söylemek ihtiyacını duymaz. (George Herbert)

        Dünyada lekesiz bir alından, daha güzel bir şey var mı? (Hz. Ali)
        Doğru insan, söyledikleri ile yaptıkları birbirini tutmamasından utanç duyar.

       Eğer dürüst yaşamışsak, nasıl öleceğimizi düşünmemize hiç gerek kalmaz. (Robert Burns)
       Doğruları korumaktan korkmayınız.
       Dürüstlük; insanın kendisine verdiği sözü tutmasıdır.
       Dürüstlük elmas gibidir, aydınlıkta daha çok parlar ve değeri daha çok belli olur.

       Dürüstlük; emanete riâyet etmek ve emâneti hak edene vermektir.

       Bilmem bu güzel sözlerden bir şeyler çıkaranlar olacaktır. Olur, olmaz yerde bir karış okkalı pisliği varken dürüstlük taslayıp ona buna çamur atma edepsizliğinden vazgeçer. Yarın kabir var, hesap var bunların hesabını yaparsa çok iyi olur.