25.Ağustos 2009 Salı günü” Bana Göre” köşemde”*ÇOCUKLARIN VE BÜYÜKLERİNİN AĞZINDA

AKSARAY BİLMECELERİ OLSUN!!!” başlıklı yazımda;

     Mayıs ayının 4’ünde Aksaray Ticaret Ve Sanayi Odası(ATSO) Başkanı Ali Öztürk ve Meclis Başkanı Emin Dağdaş’la görüştüm.

    Bu görüşmede kendilerine Aksaray’ın her santimetre karesinde, hatta Milimetre karesinde bulunan her biri birer Karun hazineleri değerinde olan yer altı ve üstü hazinelerimizi anlattım.

    Onlara da söylediğim gibi Osmanlı Devletinin son 59 yılında ve Cumhuriyetin 56 yılı boyunca Aksaray’ımızın ilçe olması bizim için en büyük dez avantaj olmuş.

    Bu dez avantajın etkisiyle sahip olduğu bu her biri Karun Hazinelerinden bile değerli yer altı ve üstü zenginliklerimiz tespit edilmemiş.

     Bu 115 yıl süren asla ve asla hak etmediğimiz 115 yıl boyunca kültürel değerlerimizde kelimenin tam anlamıyla su verilmeyen, hava ve güneş almayan gül misali sarartılıp soldurulmuş.!!!

     Bu sarartılıp soldurulan değerlerimizden birisi ise Edebiyatımız ve edebiyatın kollarından olan bilmecelerimizle bulmacalarımız.

     Tekerlemelerimiz, Atasözlerimiz, Manilerimiz, Deyişlerimiz, Özlü Sözlerimiz gibi Bilmecelerimizde yazılı kaynaklara istenerek bilerek sokulmadığından buralarda yayınlanmadığından bilinmez olmuş ve bilinmediğinden de yok sayılmış.

    Oysa bilinen tespit edilen 11000 yıllık olan tarihimiz boyunca üç kıtadaki tüm ırkların ve dinlerin kurduğu medeniyetlerin tamamı Aksarayda yaşamış.

   Bu dünyadaki neredeyse tüm medeniyetlerin onlarca, yüzlerce hatta on yüz yıllar yaşadığı günümüzde de bu geçmişinde yaşayanların her birinin ayrı,ayrı izlerini barındıran Dünya ve Türkiye’nin merkezi, şehirlerin atası Aksaray ın Bilmeceleri olmazmı?

   Elbette ki var.

   Fakat 115 yıllık esaret nedeniyle bunlar derlenmediğinden, toplanmadığından ve bir araya getirilip basılmadığından ya mahallinde kalmış veya bir kaç araştırmacı tarafından derlenmiş.

     Fakat bunlarda yayınlanmadığından her iyinin kıymeti bilinmediğinden veya zamanında bilinmediğinden kenara atılmış birer eski çul gibi Aksaray Bilmeceleride kenara atılmış.

       İŞTE YAYGIN BİLMECELERİMİZ!

     Aksaray ili genelinde yaygın olarak söylenen Bulmacalar konusunda çok ciddi bir araştırma yapılmadığı için şu anda derlenenler hemşerimiz Yasemin Avan’ın 1993 yılında hazırladığı tez için yaptığı araştırma ve Cihan Emel Demiryürek’in lokal araştırmalarla elde ettiği bazı bulmacalar yazılabilmiş.

     Bir kısmı Anonimde olsa geneli bize has olan bulmacalarımızdan bazıları şöyle; “Aksaray içinde sarı sultan oturur(Yumurta),Akşama dama Kaysı serdim sabah baktım kalmamış(Yıldızlar/Yıldız)

     Helemez hülemez,ocak başına gelemez(Yağ);Çarşıdan alınmaz yağlığa sarılmaz ondan tatlı bir şey olmaz(Uyku).

     Çarşıdan aldım bir taş yanına gittim dört ayak bir baş,altı tahta üstü tahta içinde bir garip nokta(Toskabağı/Kaplumbağa).

       Dilim dilim nar,dizime kadar var,uçtu kekik kaldı dibar(Tınaz),Kat kat ama katmer değil,yinir amam tatlı değil(Soğan).

    Mani mani maniki tırnağı var oniki(Sarımsak/Sir),Dağdan gelir taştan gelir başı yularsız aslan gelir(Sel).

      Oturdum önüne, uydurdum deliğine(Sandık Anahtarı),Ben giderim o gider önümde zom,zom ider(Sakal).

      Çınçınlı hamam, kubbesi tamam bir gelin aldım babası imam(Saat),Yer altında parlar gider(Pulluk)

     Üstümde sarkar düşmeye korkar(Örümcek) Altın dişli Sırma saçlı(Mısır)Atladım hendek içi dolu kundak(Mezer/Mezar).

    Dama deri serdim bacaklarını geri serdim(Makas),Benim bir gelinim var kat kat elbisesi var(Lahana)

      Çarşıdan aldım kap kara eve geldim kırmızılaştı oldu maskara(Kömür),Sallandı girdi,sulandı çıktı(Kova)

       Metel metel meliki oğlu uşağı on iki metel başını bağlamış oğlu uşağı ağlamış((Kirman),Kapkara sarkar düşmeye korkar(Kemer) Al yastık içine un bastık(İğde).

    Hepten hepten gülü var etten,şimdi varır görürsün güle güle ölürsün(Hindi)Karşıdan bir ay doğdu,ayı görenler oldu kızım kundaktayken kızımın kızı oldu(Gül)

    Süleyman Çelebi dalda oturdu elini suya batırdı(Gaz Lambası).

    Daha bilinen ve bilinmeyen fakat yazılı kaynaklara girmediğinden toptan yok sayılan nice,nice bilmecelerimiz var fakat biz bunları zamamında hakkıyla derlemediğimizden ne biz biliyoruz nede başkalarına öğretip söyletebiliyoruz.

   Aksaray’la ilgili gerçekleşmesini istediğim hayallerimden biriside Aksaray genelinde yaygın olarak söylenen bize ait ve anonim bilmecelerin tamamın derlenmesi.

    Derlenecek bu bilmecelerin “Aksaray Bilmeceleri”  ismiyle yazılı hale getirilerek önce Aksaray’ımızın çocukları ve gençleriyle yaşlılarının.

    Ardından ise Ülkemiz ve tüm dünya genelinde bu bize ait bulmacaların” Aksaray Bulmacaları” ismiyle anılmasının sağlanmasıdır.

    Gereğinin ilgililer ve yetkililer tarafından yapılması dileğiyle.

     Rabbim Yar ve Yardımcımız olsun.”diye tamamladığım yazının yayınlanmasının üstünden 4 yıl 5 ay geçti.

      Fakat sayın yetkililerimizin işi o kadar çok ki(!)muhterem zevat buna bir türlü zaman bulamadılar.(!)

      Devletlularının bu bitmeyen işlerinden(!) birazda bizim kültürümüzü oluşturan bilmecelerimize zaman ayırarak gereğini yapmaları dileğiyle.

         Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.


3.01.2014 00:00:00

Ali Genç

Bilmecelerimizi de 4.5 Yılda Değerlendiremediler!!!

Bilmecelerimizi de 4.5 Yılda Değerlendiremediler!!!