Yoksul bulanıklığı ile bakar,
Arsızlaşmış gözler
Hayata yenik başlamakta var
Çocukluğun bittiği falezler
Yoksullukta, arsızlıkta yüreklerde,
İlerleyen bir yara var derinlerde
Gözler masmavi olsa fark etmez
Minicik sıska yürekler dünyaya dargın
Başını çeviremiyor sıcak çorbaya
Yan gözle bile bakamıyor bu derin sevdaya
Çalkantılar korunakları da sallar
Belirsiz ve isimsiz yaşarlar
Soğuğa karşı koyanlar.
Dehşetle irkilirler, çocukluklarına bakamazlar
Çocuk mahsunluğu sarar yalnız sokakları,
Gizli sığınakları, kuytu kayaları.
Kızgınlıklar dilde değildir
Minik öfkeleri gözyaşlarında akıp gider
Bitmeyen bir nehir gibi duygularla.
Küçük balıkçı ağlarla didinir
Yakamozunda yaşar denizler sessizliği
En telaşlı ruhlar ile sukunete.
Tek yol huzurlu serinliklerin yayıldığı denizler
Köhne sandallara yaslanmış gelecekler
Güneşin yanıklarını ruhlarında hissederler
Küçük balıklar kuytu koylarda
Dayanamazlar dalgalara, yalnızlıklara
Açılamazlar okyanuslara.
Küçük balıkçım canım benim,
Bir dilim ekmek, bir yudum su,
Saçları isyan etse de hayata,
O ellerini oğuşturur.
Soğukları ısıtır yüreğinde.
Sıcak bakmak ister gözleri,
Yüreğinden dalgalar gelir,
Gözleri tuzlanır, damlalar şehre boşanır.
Kaskatı kesilir istekleri,
Özlemleri şehrine gömer,
Kim fark eder bir köşede unutulduğunu,
Çocuksu uyanmak ister,
Yarına hasret gözler.
Ama nafile yokluğun hükümranlığı alıp götürür,
Ve bedeli küçük balıkçı öder.
Şehir yaşar o taş kesilir.
Özgürlük ruhunadır, tutsaklık canınadır.
Can gider, ruh gider, soluk gider,
Kalansa topraklara, bir ağıtla,
Oda belki?
(Şiirhan ) 
 
Yavuz Bayram Çalışkan

15.05.2019 11:01:27

Y.Bayram Çalışkan

Belki

Belki