Aslında bu gün Sanayi projesini yazacaktım, ama konuların önceliğine göre yarın yazacağım. Bu gün Aksaray Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgının ilk defa hayata geçirdiği 33 Ihlara Kültür ve Spor festivali ne değineceğim. Cumartesi günü de bu festivale Bilal Erdoğan da iştirak etti. Festivalde oba çadırından geleneksel sporlarımız kadar her şeyi yaşadık. Yazgı bizleri bin yıllık geriye götürerek örf ve adetlerimizi bize tekrar yaşattı.

Ben aslında bu güne kadar yapılan festivalleri bu kadar önemsememiştim. Neden müzük ıvır zıvır şeylerle zaman geçiriliyordu. Ne zaman bu festivaller TRT kanalından canlı yayınlandı ki? Bakın ilk defa bu festival canlı olarak yayınlanıp dünyaya duyuruldu.

Yazgıyı seversiniz sevmezsiniz, neden seçim ağzı yapıyor dersiniz demezsiniz. Adam halen Belediye Başkanı ve işin başında. Beş gündür devam eden festivalde çeşitli etkinlikler yapılırken benim için en öneli olanı akşamları ilimize gelen Tarihçi bilim adamlarının Zinciriye medresisnde her akşam ilimizin yetiştirdiği devlet adamlarını ve manevi değerlerini anlatmaları çok önemli idi. Bilmediğimiz duymadığımız bilgileri öğrendik.

Cuma günü kortej yürüyüşü yapıldı, Belediyenin önünden Kılıçaslan parkına. Bu korteji Yazgı yalnız diyenler görmeliydi. Kalabalığın bir ucu Coğlakı kavşağında, bir ucu ise hala Belediye önünde idi. Bunu aleyhte olanlar görmelilerdi, görselerdi artık susarlardı.

Valimiz Sayın Aykut Pekmez, milletvekili Cengiz Aydoğdu, Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı, Ak Parti İl Başkanı Hüseyin Altınsoy, Emniyet müdürü Ali Karabağ, gazilerimiz, sivil toplum kuruluşu başkanları, daire müdürleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Gerçekten miting alanından daha fazla kalabalık vardı.

Hele gazilerimizin ihtişamlı resmi elbisleri ile kortecin başında yürümeleri göz kamaştırdı. Tabi atlılar ile mehter ise ayrı bir güzellikti. Demek ki, Aksaray´ın bu tür etkinliklere ihtiyacı varmış.

En önemli ve güzel olanı ise, kılıçaslan Parkındaki etkinliğin 2 gününde Bilal Erdoğan ve diğer misafirler festivale eşlik ettiler. Burada çok güzel atlı spor gösterisi izleme imkanı bulduk. Ciritti, okçuluktu nefesleri kesti.

Hele şu oba çadırları çok dikkatleri çekti, izleyen bazı Aksaraylılar sürekli kalsa olmaz mı diyenler oldu. Kalaycılıktan tutun, kök boya ile ip boyamaya, halı dokumadan, körükte demir dövmeye, kamıştan hasır dokumaya, yine sepet dokuma, çini işleme, çanak çömlek yapımı, beşik ve ağaç arabalar, bizim vızıldak dediğimiz topaçlar ve bir çok eski eserler burada sergileniyor. Buram buram kültür kokan bir festival.

Bir ayrı güzellik ise ata sprumuz olan güreşler. Güreşe katılan dünya ve Türkiye birincisi sporcularımız burada güreşiyorlar. 11 kılıçaslan çadırında ise şehrimizin devlet adamları ve manevi değerlerini temsilen bulunan kişiler ise ayrıca göz doldurdular.

Bilal Erdoğan ve ekibi festival alanını gezerken bir çok güzel eski adetlerimize takılmıştır. En çok ilgisiini çeken ise topaç yapımı idi. Burada topçları boyamaya çalıştı. Hele güç çekimi sporu eskiden bizim çocukluğumuzda büyükler bunu yapardı. Bazen bilek güreşi şeklinde de olurdu. İnsanlar bu sporlarla zaman geçirirlerdi.

Uzun lafın kısası, Aksaray bana göre ilk defa kültürü ile tanışmıştır. Yeni nesilin merak konusu olmuştur. İnsanlar akın akın buraya bu eserleri görmeye gelmiştir. Başta Sayın Yazgı olmak üzere tüm emeği geçenlere teşekkür ediyorum.