Salı günü MHP genel başkanı Sayın Bahçeli ilimizde miting yaptı. Öncelikle şunu söylemek istiyorum, mitinglere bakarsak Ak Parti ile MHP mitingi kalabalık olarak eşitti diyebiliriz. Tabi meydanlara gelenlerin sayısı konusunda ben hiçbir zaman tahminde bulunmam. Aksaray seçmeninin tamamı mitinglere gelmediğine göre mitinglere gelse gelse 10 bin ile 15 bin kişi geldiğini kabul edelim. Ama Aksaray seçmeni 140 bin civarında olduğunu tahmin ediyorum. Elbette mitingler seçmene karşı psikolojik bir baskı olduğunu da bilmek lazım.

     Seçim sonucu ile sokakta tahminler yapılıyor, ama ben geçen seçimde bir tahminde bulundum yanıldım. Onun için bu seçimde bir tahminde bulunmak istemiyorum. Seçmenin ne yapacağını kestirmek çok zor, seçmenin ne yapacağını da bilmem mümkün değil.

      7 Haziranı bekleyelim görelim, Mevla’m neylerse güzel eyler. Yalnız ilk defa Sayın Bahçeliden bu kadar bol keseden vaatler dinledik. Eskiden mitinglerde hep eleştiri yapan Bahçeli bu sefer her kesimde çalışan ve yaşayanlara bol vaatlerde bulundu.

     Miting başlangıcında bolca iktidarı eleştiren Bahçeli hesap soracağını söyledi. Yolsuzluk ve rüşvetlerden bahsederken iktidara yüklendi.

     Daha sonra asgari ücretli ve emeklilerden başlayarak bolca maaş ve refahtan bahsetti. Gördüğüm kadarı ile dar gelirli vatandaşlara mesaj vererek herkese ekonomik iyileştirme vadinde bulundu.

     İşçisinden, memuruna, esnafından işsizlere, öğretmeninden evleneceklere kadar ne varsa iyileştirme sözü verdi. Mazotu 1.75 kuruş yapacağının vadinde bulunarak çiftçiye mesaj verdi. Refah gelirinden nasibini almayan kalmadı desek daha doğru olur.

     Yalnız anlamadığım bir durum ise bu kadar paranın kaynağını nereden bulacaklarından bahsetmedi. Keşke kaynağı nereden bulacağından da bahsetseydi, daha isabetli olurdu. Dün yetmiş sente muhtaç olan Türkiye’de 14 sene önce hükümette idin neden vermedin sorusunu soranları görmedim desem yalan olmaz.

     Emeklilere bol maaş vadinde bulundu, bende bir emekliyim aslında vaatler çok hoşuma gitti. Ama ülkenin 15 yıl öncesini çok iyi bildiğim için kaynak gösterilmeyince rahat olmadım. Daha dün çalışırken İMF borcu ile maaş aldığımızı çok iyi biliyorum.

      Mitingi oluşturan genel konu ise, yolsuzluk, rüşvet ve hesap sorma idi. Tabi birde ülkemizde yaşayan herkese bol maaş ve gelir vaadi idi.

      Genelde terör tenkitleri yapılıyor da, çözüm eleştiriliyor. Ama iktidara talip muhalefet partileri bunu nasıl çözeceği ile ilgili bir alternatif sunmuyorlar. Aslında bu konuda çözüm planlarını da açıklasalar bence daha iyi olur diye düşünüyorum.

      Benim bu vaatleri eleştirdiğim manası anlaşılmasın. Hakikaten bende bu vaatlerin gerçekleşmesini çok isterim, dedim ya bende bir emekliyim. Çünkü memuriyetimde çok iktidar gördüm Bahçelide dahil ama bizi hiç bu vaatler gibi gören olmadı. Hatta miting sonunda konuştuğum bazı kimseler bu vaatler çok güzelde kaynak nerede diyenler oldu.

     Kimi insanlar olmayacak hevesler peşinde koşup dururken kimisi de hayali ile yaşarmış. Bende böyle bir hevesin içine girdiğimi söyleyebilirim. Ama bunlara da dersi hep Nasreddin Hoca ve fıkraları vermiştir. Bu Fıkrayı hepimiz biliriz;

      Nasreddin Hoca,  birilerine ders vermek istemiş bir gün. Elinde koca bir bakraç yoğurt mayasıyla gölün kenarına gelmiş. Başlamış kaşık, kaşık dökmeye:

      Görenler;

      Aman Hocam ne yapıyorsun? 

      Göle yoğurt mayası çalıyorum, demiş kıs, kıs gülerek.

      Olur mu? Demişler, göl yoğurt mayası tutar mı hiç? Hoca cevabı yapıştırmış tabii.

      YA TUTARSA...

      Valla gülmeyin ya tutarsa ne yapacaksınız? Sayın Bahçeliden ilk defa ülke idaresine yönelik bol vaatli bir miting izledik. Ama ne trenden nede havaalanından bahsetti. Madem iktidara talip bu beklentilere de bir mesaj verseydi iyi olurdu. Hiç değilse muhalefetten de bir söz almış olurduk.