Gerçekten yaşlanmışız…
İnsan ömründen tam 50 yıl
Müthiş bir zaman dilimi…
1969-2019 Elli yıl öncesini hayal etmek bile güzel !
Üniversite yıllarımız idi.
Aksaray dan kalkıp,Ankara ya gitmişiz.
Ankara´da her gelen meydanından başka bildiğimiz başka bir yer´de yok…..
Özgeller otobüs işletmesi bizi de bilmediğimiz bir meçhule götürdü.
Türkiye de SAĞCI ve SOLCU kavramlarının yeni yeni filizlendiği bir zamanda NE SAĞCIYIZ NE DE SOLCUYUZ eskilerin tabiri ile futbolcu. Ankara Niğde yurdunda bize referans olarak verilen isim Abdullah Emre ileri idi.
Bereket versin Emre beye ulaşamadık.
Bizi Sadi Somuncuoğlu buldu.
Emre ileri nin eline düşse idik solcu olacaktık, Sadi Somuncuoğlu´nun eline düştük
ÜLKÜCÜ olduk.
1968 yılı çalkantılı bir yıl.
Kızılay Karanfil sokaktaki CKMP (Cumhuriyetçi millet partisi) binasının giriş katındaki salonun duvarına arkadaşım Yılmaz Yalçıner ve Ekrem Zeybek´le birlikte çizdiğimiz MİLLİYETÇİ HAREKET sözünü anlatan hareket halindeki ÜÇ HİLAL bir yıl sonra partiye isim olacaktı..
Hareket halindeki ÜÇ HİLAL gayrı milli unsurları endişelendirmiş panikle o günkü kartel medyası.
“GAMALI HAÇ GELİYOR” !.. diye Nazi benzetmesi yaparak vatan, millet ve bayrak aşkını gölgelemeye çalışmışlardı.
1969 yılında CKMP Adana´da büyük Kongresini yaptı…
CKMP Genel Başkan Yardımcısı ve ilahiyatcı, iş adamı, halı ve mobilya mağazaları olan rahmetli FARUK AKKÜLAH´IN isteği´ne rahmetli TÜRKEŞ´de uymuş ve kongre Adana´da yapılmıştı…
Ellinci yıl kutlamaları yine Adana´da yapılacak.
Bu vefaya şapka çıkarıyorum.
Tam Elli yıl geriye gittim.
Bir elimde ÜÇ HİLAL´ın şablonu diğer elimde yağlı boya fırçası, bulduğumuz her düzgün ve yeni badana olmuş duvarlara ÜÇ HİLAL çizdiğimiz günleri hatırladım.
Polis-Bekçi görmesin diye hep gece vakti caddeye çıkar,sabahın ilk ışıklarına kadar ÜÇ HİLAL çizerdik....
Desem ki aynı hırs, aynı aşkla bu günde gece yarısı elimde yağlı boya fırçası
Caddeye çıkıp mücadele etmek istiyorum desem yalan söylerim.
İnsan ömründe yarım asır.
Tamı tamına 50 yıl..
Artık yaşlandık be!..
Bu büyük davayı artık torunlarım OMUZLASIN!...

HÜSEYİN KARACAER ve AHMET ERBAŞ