Bu yazımı 10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününden çok önce yazıyorum.!

    O güne kadar çok önemli bir değişiklik olma ihtimali olmadığından  yazımı şimdiden yazmamında hiçbir mahsuru yok.!!!!

    1987 Yılının Ramazan Bayramında Aksaray Gazeteciler Cemiyeti adına yayınladığımız Cemiyetin ve Aksarayın ilk Veb Ofset gazetesi olan”Aksaray Bayram Gazetesindeki” elimdeki Aksarayın o zamanki 67 ilinin 31’inden büyük olduğunu ıspatlayan belgesinin verdiği ilhamla”54 yıldır Söyleye, Söyleye Dilimizde Tüy Bitti” üst başlığı ve “Vilayetlik Hakkımız verilsin Artık”Manşetini atmıştık.

        Bu başlıktaki belirtilen gibi son üç yıldan beri 24 Temmuz ve 10 Ocak günlerinde kutlanan” Gazeteciler Bayramı” ve “Çalışan Gazeteciler Gününde “yazmaktan dilimde tüy bitmesine rağmen “Eski hamam eski tas”! misali ne Gazatecide bir değişiklik, nede siyasetçiler ile bürokratlarda bir değişiklik var.!!!  GAZETECİ’NİNDE SİYASETÇİ VE BÜROKRAT GİBİ

      VİZYONUDA MİSYONUDA YOK!!!

    24 Temmuz 2012 Gazeteciler Bayramı için yazdığım “Gazetecinin Misyonuda Vizyonuda Yok” başlığı altında gazetecilerin genel ekserisinin, hatta ve hatta izici çoğunluğunun mesleğimizin gereğini yapabilmek, okuyucu, dinleyici veya seyircisini bilgilendirebilmek için gerekli olan bilgileri öğrenebilmek için okumadıklarını.

      Araştırmadıklarını, bu nedenlede hedef kitleleri olan okuyuyucu, dinleyici ve seyircilerinide bilgilendiremediklerini.

  Aksarayda bizim can dostum merhum Çapan Tekeli ile birlikte mahalli gazetecilik yaptığımız dönemdeki gerçeği belirtmiş.

     Bunuda merhumGazeteci-Yazar Mahir Südemen hocam ve ortağı Gazeteci Mustafa Doğruer’in yayınladığı Hasandağı Gazetesi ile şu anki Ankara Aksaraylılar Derneği Başkanı olan Avukat İlhami Perek ağabeyin sahibi olduğu Uluırmak gazetesinin idare hane ve baskısının yapıldığı yerin arasında bir yol olduğunu.

    “Hasandağı Gazetesinin şimdiki Japon Pazarının bulunuduğu yerde,bizim gazetemiz Uluırmak ise İş Bankasının karşısındaki 1 Numaralı Belediye İş Hanının bodrum katında basılıyordu.

    Bu iki gazeteyi yan, yana koyduğıumuzda Dini ve Milli bayramlar dışında haberlerinin tamamı bir birinden farklıydı.

    Çünkü bu haberlerin tamamına yakınını kendimiz arayıp buluyor veya vatandaştan gelen dert ve sıkıntılarla,bizim tespit ettiğimiz aksaklıklar,ile ihtiyaçları anlatan haberler oluyordu.”

TÜM MAHALLİ GAZETELER EL EHRAM VE PRAVDA GAZETESİ GİBİ!

    Şimdilerde Gazetelere, TV ve Radyolara Vilayet, Belediye, Emniyet başta olmak üzere Meslek Odaları Sivil Toplum Kuruluşlarının attıkları haberleri kes yapıştır veya kopyala yapıştır yöntemiyle genel olarak aynen yayınlanıyor.

     Böyle oluncada gazetecilerin haberleri araştırma zahmetinede girmediklerinden memleketin var olan dert ve sıkıntılarını öğrenemiyor.

    Öğrenemediği, öğrenme ihtiyacı hissetmediği içinde bilemediklerinden, eksiklerin giderilmesinede katkıda bulunamıyorlar tıpkı siyasi ve bürokratların ekserisinin yaptığı gibi.

    Yani lafın özü gazetecilerde tıpkı siyasetçilerin genel ekserisi ve bürokratların genel ekserisi gibi her hangi bir manevi ve maddi hedefleri olmadığı için günün ,haftanın bitmesini ve tatilin gelmesini,ayın bitip maaşlarını almayı beklemekten başka bir dert ve sıkıntılarıda olmadığından” Al gazeteciyi vur siyasetçi ve bürokrata.”!!!

     Bu senenin bu gün kutlanacak olan “Çalışan Gazeteciler Gününün” vurdumduymazlığın, misyonsuzluk ve vizyonsuzluğun tüm gazetecilerle birlikte siyasetçi ve bürokratlar içinde son gün olmasını.!

     Gazetecilerle birlikte siyasetçi ve bürokratlarında üstündeki ölü toprağını atarak, titreyip, silkinip hem hizmet maksatları, hemde yediklerini helal ettirebilmek için mesleklerinin gereğini en iyi şekilde yapmaları erdemine kavuşmaları.

       Bu erdemin gereğini kendilerinin yapmalarının yanında arkadaşlarınada, astlarınada, üstlerinede, yaptırmaları dileğiyle “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü” kutlu olsun.

      Rabbim Yar ve Yardımcımız Olsun.

 


10.01.2013 00:00:00

Ali Genç

Al Gazeteciyi Vur Siyasetciyle Bürokrata

Al Gazeteciyi Vur Siyasetciyle Bürokrata